Okan Müderrisoğlu

Sabah

Yargı-Ekonomi ilişkisi üzerine…

Dün, birlikte değerlendirmeyi gerektiren iki önemli referans noktasına tanıklık ettik. 1 Eylül, "Yeni Adli Yılın" başlangıcı vesilesiyle oldukça kapsamlı tespit ve önerilere sahne oldu. Aynı gün, yılın ikinci çeyreğine ilişkin "büyüme verileri" yayınlandı. Ekonomiye duyulan güven ile adalet sistemine ilişkin algı arasındaki güçlü bağ, genel kabul g

Hürkuş ile Allahuekber beraberliği

Ağustos, Türk tarihinin zaferler ayıdır. Köklerini bilmek ise geleceği inşa etmenin ön şartıdır. 25, 26, 27 ve 30 Ağustos... Önümüzdeki hafta dört güne yayılacak etkinlikler, asırlar öncesinden bugüne gelen eşsiz birikimin bir kez daha hatırlanmasına vesile olacağı gibi yarınlara dönük kutlu yürüyüşü de motive edecek içerikte. 25 Ağustos'ta Cumhu

Kamu Bankaları

Kamu sermayesi ile çalışan bankalar elbette büyüteç altında tutulmak durumundadır. Esasen, devletten lisans alarak halkın parasını toplama ve işletme yetkisi verilen tüm bankalar için de bu kural geçerlidir. Lâkin işin içine hazine kaynakları da girdi mi, toplumun hassasiyeti artar, artmalıdır da. Bizdeki kamu bankaları; özel bankalara, yabancı ser

Üç kriter üzerinden değişim

Türk siyasi tarihine damga vuran 24 yıl. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığı çeyrek asır. Her türden darbe girişimine, parti kapatma davasına, büyük kopuşlara rağmen dimdik ayakta duran parti yapısı. 14 Ağustos 2025, AK Parti'nin 24. yaş günü idi. Tabii demokrasimiz açısından ibretlik bir tablo da vardı. Bu öyle bir tabloydu ki AK Parti'nin önemini v

Çeyrek asır geride kalırken... Son düzlükte Fidan'ın uyarıları!

Bugün, bırakın 24 yıl öncesi ile kıyaslamayı, düne göre dahi daha güçlü, daha özgüvenli, geleceğe daha umutla bakan bir Türkiye var. Eleştiriler, karamsarlık konuları, hatta yakınmalar hayatın akışı içinde her zaman olagelecektir. Esas olan istikametin doğruluğu, bölgesel ve küresel sorunlarla baş edebilme kapasitesinin yüksekliğidir. Anadolu irfan

Türkiye durum raporu ve reel sektörü duyma gereği!

Asla dikkatimizden kaçmaması gereken gündem başlıklarımız var... Terörsüz Türkiye... Tek haneli enflasyon hedefi... Bilhassa kuzey doğusundaki gelişmeler ışığında Suriye sahası... Gazze'ye dair yüksek hassasiyet... Milletin, devletine itimat ettiği noktalara (sınav güvenliği, diploma, e- devlet, e- imza vb.) dönük psikolojik harekâtlar... FETÖ'nün

Devlet-Vatandaş ilişkilerine dikkat!

Bu sıralar iç gündemin şekillenme biçimine, tartışma konularına, servise konulan iddialara ayrı bir dikkatle bakmak gerekiyor. Elbette siyasi/ resmi gündem kendi mecrasında akıyor. Çoğu kez dezenformasyonla malul bırakılsa da ana doğrultu bir şekilde korunuyor. Örneğin, Terörsüz Türkiye sürecinde olduğu gibi... Lakin... Benim işaret etmek istediğim

Dünya Bankası ve İSO verileri ekonomik programa ne öneriyor

Toplumun genel moral kondisyonunda ekonomiyle ilgili gelişmeler dün olduğu gibi bugün de önemli yer tutuyor. Uygulanmakta olan ekonomik programın gösterge niteliğindeki iyileşme verileri kadar, dikkat edilmesi gereken yönleri de var. Bilhassa "ekonomi yönetimine güven" ve "imalat sanayii" boyutunda! Geçiş dönemi, toparlanma dönemi derken, 2026'dan

Komisyonun Adı ve Soyadı...

Terörü, Türkiye'nin gündeminden çıkarmak, yeni nesilleri kan ve göz yaşıyla büyütmemek için Meclis'te kurulacak komisyon, bugün itibarıyla ete kemiğe bürünecek. Daha ilk dakikadan komisyonun adı üzerinde tartışma başlamasını şimdilik makul karşılamak lazım. Elbette adı, ruhunu da belirleyecek. Bence bu aziz millet, komisyonun adını çoktan seçti. Me

Erdem Sabih Anılan!!!

Hayat, "Bir an öncesi ile bir an sonrası arasındaki farktan ibaret aslında!" Her şey bir anda olup bitiyor. Adeta koca bir dağ insanın üstüne çöküveriyor. Cuma günü akşam saatleri idi. "Çok yoruldun, biraz dinlen" diye izne uğurlamıştık. "Bu sene tatil yerleri pahalı ama Bodrum'da uygun fiyatlı bir yer ayarladım" demişti. Kafası rahatlamış, huzurlu