Neden "ille" de kaleci..

Bir kulübün yöneticileri, Eyüpspor'da forma giyen 25 yaşındaki Berke'yi görmüyor, Günay gibi bir kaleciyi geriye itip, 31 yaşındaki Ederson'a "dünyanın parası olan milyonlarca avroyu ödeyerek, 'İşte aldık' diye övünecekler" ise, alkışlanmalılar mı, yoksa hesap mı vermeliler..

Neymiş; "Ederson, Sane'den referans alıp Taffarel ile görüştükten sonra Galatasaray'la anlaşma sağlamış" imiş… Lütfetmiş…

Galatasaray'ın üyeleri "yazımın başındaki soru" üzerinde epeyce düşünmeli…

Zira, Lille, "4 yıl için anlaştığı" Berke için Eyüpspor'a 4.5 milyon avro bonservis bedeli ödeyecek ve 500 bin avro da performans bonusu verecek; o kadar…

Berke'in piyasa değeri 6 milyon avro olarak gösteriliyordu, 5 milyon Avro'ya Lille'e gitti.

İnanıyorum ki, Galatasaray, "yıllarca Türk Milli Takımının kalesini de koruyacak" Berke'yi hemen hemen avucunun içine kadar gelmişken kaçırdı.

Birkaç yıl sonra, "10 milyonun çok üstünde bedelleri gözden çıkararak" Berke'nin peşine düşerlerse, hiç şaşırmam.

Bu arada bir de bakalım, Ederson Galatasaray'a kaça mal oluyor; onu da Galatasaray Kulübü üyeleri iyi düşünmeli…

Dahası da var; acaba Berke mi, yoksa Ederson mu, "yeni takımlarında" daha başarılı olacak; yaşayıp göreceğiz.

Merak ediyorum; "Şampiyonlar Ligi için kadroda 'asıl' bek ve stoper eksiği varken" bu kaleci "aceleciliği" neden yapıldı..

Evet, geliyoruz, Şampiyonlar Ligi kulvarına…

Okan Buruk, yıllardan beri, "içerde kupa koleksiyonu yaparken" Avrupa'dan "boynu bükük" gönen bir Hoca…

Bu konuda eleştiriler yoğunlaşınca, bu defa defalarca "hedefinin 'Avrupa' olduğunu" üzerine basa basa söyledi.