Montella sözünü tuttu
Karadağ'a 3-1 yenildiğimizde, içlerinde anlı ve şanlı bazı yorumcularımızın da olduğu "istifa isteyicilerinin yazılarını" spor sayfalarımızda okumuş ve TV ekranlarında da dinlemiştim.
İçlerinde "futbolculuktan, antrenörlükten, hakemlikten gelenler" de vardıMaçtan sonraki basın toplantısında ona "İstifa edecek misiniz" diye soran meslektaşlarımızı da unutamıyorum.Ne oldu; Montella, Macaristan'ı hem de iki maçta eleyecek bir takım kurmuş, son yılların "en iyi oyunu" ile iki maçı da kazanıp, hedefe varmıştıŞimdi sıra "asıl büyük hedefte" idi ve bu millî takım o hedefte de "Türkler var" dedirtebilirdi Neden bu kadar "acımasız" olabiliyoruz; bir kayıpta, hemen "istifayı düşünüyor" ve hedefe koyduğumuz muhatabımıza bu soruyu sorabiliyoruz.."İstifa" diyenlerden hangimiz, şimdi "özür dileriz", diyebiliyor..Ben "istifa" istemedim, hiç düşünmedim bileAma mesleğim açısından, "Hoca'mızdan özür dilememiz gerektiğini" yazıyorum; daha da geç olmadan!..Bu konuyu, İstanbul'daki maçtan sonra da, "Sırada Budapeşte var" diyerek yazmıştım.Budapeşte de, "İstanbul'dan farksız oldu", şimdi Sezar'ın hakkı Sezar'a" diyerek sözlerimi tekrarlıyorum; "Helal olsun, Montella Büyük hedefte de başarılı olacağına inanıyorum."Bu millî takım, hele Montella'nın çıkardığı gençler ile takviye edilecek bir ekiple bizlere çok daha güzel maçlar ve sonuçlar hediye edecektir