Hıncal Uluç yaşıyor!

''İnsan aslında yaşarken anılmalı'' ama bizde insanın değeri ancak ölünce anlaşılır.

Sözü nereye getireceğim

Kayseri Kadir Has Spor Kompleksi yapılırken bir uçak dolusu gazeteci ile hem temel atma törenine hem de açılışa gittik.

Dönemin Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki beyefendi, medya mensuplarına verilen yemekte Basın Tribinü'ne şahsımın adının verilmesini uygun görmüşler.
Bunu da masadakilere seslendirmişler.

Ne ilginçtir, ''Yakın'' bildiğim meslektaşlarım, ''Aman! Başkan, yaşayan insanın adı tribüne mi verilir'' diye anında karşı çıkmışlar.

Haber şahsıma ulaştı, ''Sayın Başkana teşekkür ediyorum. Düşünmeleri yeter. Adımın ne önemi var. Buna hiç gerek yok!'' dedim.

..Ve, konu orada tarafımca kapandı.

İstanbul'a döndük. Hıncal Uluç abi açılışa katılan gazetecilerden bunu öğrenmiş, ''Kardeşim! Mehmet Başkan ne güzel düşünmüş. Niye, 'Gerek yok' diyorsun. İnsan yaşarken anılır'' diye çıkıştı bana.

Tam 6 yıl, benim genel yayın yönetmenliği yapan meslek büyüğümün bu tepkisine o gün anlam verememiştim.

Şimdi anlıyorum ki, değer bilenlerin değeri öldükten sonra da veriliyor.

Afyon Belediyesi ve Mardin Midyat Belediyesi bölgelerinde yaptıkları kütüphaneye üstadın adını verdiler.

Artık Hıncal Uluç ismi hem Afyon Hıncal Uluç Kütüphanesi'nde hem de Midyat Hıncal Uluç Kütüphanesi'nde yaşıyor.

Ne mutlu! Düşünen, uygulayan ve değer bilenlere sonsuz teşekkürler.

Bu oyunun havası kaçtı!

Sen çok yaşa Hasan Arat Başkan!

Niye mi

Malum içimiz dışımız futbol oldu.

Öyle ki kusacak derecede.

Af edersiniz ama geldiğimiz nokta bu.

Hani bahse konu hadise; temsil, tanıtım, diplomasi, iyilik, güzellik, doğruluk, kalite ve fayda yolunda örnekler yumağı olsa bu ilgiye söyleyecek sözüm yok.