Fırıldak ve üfürenler!..

"Rüzgârsız havada dönen fırıldağın, mutlaka bir üfleyeni vardır!.."

Bu söz, Süleyman Demirel'indir ve de sanki, "bugünün Galatasaray'ının içinde döndürülen fırıldaklar için de" söylenmiştir; "küçük bir fark" ile; "üfleyenleri vardır!.."

İki sezon üst üste şampiyonluklar gelmiş, "yeni" sezona "25'inci şampiyonluk 5'inci yıldız Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalma" hedefleri ile girilecek O da ne; "transfer, hedefe göre takım kurma, takımı yönetme, teknik heyet ve oyuncular ile 'mükemmel bir uyum' sağlama, Florya'yı bütün rakiplerinin kıskandığı bir 'başarı yuvası' hâline getirme" hasletlerinin mimarı, kendini kapının önünde buluyor
Kendisi dahil herkes şaşkın Onun "Yalnız bırakıldım" sözünün arkasında çok şey var.
İşte, Süleyman Demirel'in bu sözü, "çok şey var" ifadesini tamı tamına açıklıyor.

Ve de Galatasaray'ın gündemine bir soru oturuyor; "Rüzgârsız havada dönen fırıldağı" kim kimler üfledi..

Ey üfleyiciler, "Şampiyonlar Ligi fiyaskosunun, Süper Kupa faciasının, Süper Lig'deki futbol fakirliğinin, '25'inci şampiyonluk 5'inci yıldız' hedefini hayal hâline getiren gidişin sorumlusu olduğunuzun" bilmem ki farkında mısınız; vicdanlarınız sızlamıyor mu..

"Derin Galatasaray" iddialarıyla başlayan "Mekteplilik sahibiyeti" ile sürdürülen Dahası, "Dursun Özbek'in yerine dikilen gözlerin de, 'bu sahibiyet' rekabetinin liderliğini üstlenme yarışı yapanlara ait olduğunun saklanamaz hâle gelmesinden" çıkarılacak sonuç; fırıldak da belli, üfürenler de Tezelden çare bulunmalı!..

Bulunmalı da, "kim" üfürüğü ve fırıldağı durduracak; görülüyor ki, "Başkan'ın durduracak gücü" yok!..