Dördüncü hafta ve şampiyonluk yarışı!..

"Gene" bir devrelik Beşiktaş destanı Kocaman bir "Fenerbahçe" hayal kırıklığı İki hocayı kurtaran Trabzonspor - Galatasaray beraberliği Bana göre, işte 4 büyüklerin "4'üncü hafta" özeti Elbette "haftanın en kârlısı" liderlik koltuğunu "bir haftalık lider" Fenerbahçe'den devralıp, averajla Gaziantep FK'nın önüne geçen Beşiktaş Ve de "Başarı" ölçeğine "önemli" bir ek; "Gri bazı pozisyonlarda çalınan veya çalınmayan düdüklere, çıkarılan ya da çıkarılmayan kartlara rağmen", hafta, TV ekranlarında, spor sayfalarında "hakem infaz edilmeden" kapandı; şükür!.. Fenerbahçe neden yenildi; sebebini, sevgili kuzenim Gürcan Bilgiç "tek kelime ile" yazdı; "Şımarıklık!.." Sarı lacivertli takımın hocası; "rakibini iyi analiz etmemişti" ve maç süresi "saha içi müdahalelerinin 'doğru olması' beraberliği bile" kurtaramadı!.. Sarı lacivertli futbolcular da "Konyaspor'un 'çok zor gol yiyen, hatta 3 haftanın 'gol yemeyen iki takımından biri' olduğunun farkında değildiler" ve rakibi küçümsediler; "Nasıl olsa yeneriz, kendi sahasında bile oynamıyor, Eskişehir'de bizim gibi misafir!.." "Haftanın hocası" İlhan Palut'a tebrikler ve elbette "haftanın galibiyetini alan" futbolcularına da "Hocalardan paragraf açılınca", bir görüntüyü yazmak zorundayım: Abdullah Avcı Hoca'm, maçtan sonra ""Bir derbiye yakışan, büyük takıma yakışan bir maç değildi" dedin. Peki, "hakemin iyi süzemediğin, tekrarlarda 'haklı olduğu görünen' bir kararından sonra saha kenarında öfke gösterisi içinde dört dönüp çırpınman" sana yakıştı mı.. Zaman zaman "benzer görüntüler veren" Galatasaray'ın "genç" hocası Okan Buruk'a da "benzer" sözüm var; "Artık 'büyük takım' hocasısın, Galatasaray gibi bir kulübün hocasısın, elbette hakemlerin bazı kararlarına tepki gösterebilirsin ama 'vücut dilin' büyük takım