İnsan en sevdiklerinden kaçar mı
NUSRET REŞBER
Başlığı yazınca sizden önce sorduğum soruya kendim, yalın olarak cevap aradım. Tam buldum derken ondan önce daha komik şeyler geldi gözümün önüne.
Şahit olanlar daha iyi hatırlayacaktır, kümes hayvanlarının önüne bir yiyecek atıldığında veya farklı bir yiyecek gördüklerinde onu en hızlı kapanlardan biri, ağzındaki yiyecekle, "hazine bulmuş gibi" sağa sola kaçışır; diğerlerini de peşinden koşuşturur
"Hazine bulmuş gibi" demişken
Yıllar önce bir arkadaşımın başından geçenler aklıma geldi.
O da uzun yıllar akrabalarından, tanıdıklarından kaçmış durmuş Ve birçok yer dolaştıktan yıllar sonra memleketine dönebilmiş. "Sebebi de ne ola" derseniz.
Henüz çocuk yaştayken, aldığı bir yılbaşı biletinin çıkmasıymış.
Ailesinin, çocuğuna çıkmış bilet sebebiyle başı derde girmiş. Tam sevineceklerken tüm çevresi tarafından rahatsız edilince çareyi kaçmada bulmuşlar
Düşünebiliyor musunuz En sevinçli olması gereken günde, en yakınlarından köşe bucak kaçmak nasıl bir hal
Biz bunları düşünürken, sıkı sıkıya sarıldığımız bu dünyanın çok kısa ömürlü ve geçici olduğunu bize haber veren rabbimizin şu ayetlerini peşi sıra hatırlıyoruz:
"Ey kavmim! Şüphesiz bu dünya hayatı ancak (geçici) bir yararlanmadır. Ahiret ise ebedî olarak kalınacak yerdir." (Mü'min 39)
"Dünya menfaati önemsizdir, Allah'tan korkanlar için âhiret daha hayırlıdır"(Nisâ 77)
"Bu dünya hayatı ancak bir eğlence ve oyundan ibarettir. Ahiret yurduna gelince, işte gerçek hayat odur. Keşke bilselerdi!" (Ankebût 64)
"Fakat siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz. Oysa âhiret daha hayırlı ve süreklidir." (A'lâ 16-17)
Evet, tüm kemal sıfatlarıyla Allah'ın varlığı, Peygamberler, indirilen Kitaplar ve birçok görevleri bulunan Melekler gibi ebedi ve sonsuz hayat yeri olan Ahiret hayatı da iman esaslarındandır.
"Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur." (Nisâ 136)
Sur'a üflemekle görevli melek İsrafil'in ilk üflemesiyle dünya hayatı son bulacak. Diğer bir ifadeyle kıyamet kopacak Asıl herkesin en sevdiğinden dahi kaçış şimdi başlamış olacak!
"Kişinin kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçacağı gün, kulakları sağır edercesine şiddetli ses geldiği vakit, işte o gün onlardan herkesin kendini meşgul edecek bir işi vardır." (33-37)
Ve sonra sur'a ikinci defa üflenecek. Artık Ahiret hayatı başlamıştır. İnsanlar diriltilip yaptıklarından hesaba çekilecekler.
Ancak o gün, sandığımızdan çok farklı olacak. Herkes, dünyada yapıp ettiğinden, yapması gerektiği halde yapmadığından sorulacak.
"Artık Kitap ortaya konur. Suçluları, kitabın içindekilerden korkuya kapılmış görürsün. 'Eyvah bize! Bu nasıl bir kitaptır ki küçük, büyük hiçbir şey bırakmadan hepsini sayıp dökmüş!' derler. Onlar bütün yaptıklarını karşılarında bulurlar. Ve Rabbin hiç kimseye zulmetmez." (Kehf 49)
Ve herkes amellerine göre ceza ya da mükâfatla karşılık görecektir.
"Artık kim zerre ağırlığınca bir hayır işlemişse, onun mükâfatını görecektir. Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlemişse, onun cezasını görecektir."