44 yıllık coğrafya öğretmeni Sadettin İlker, geçen ay yaş haddinden emekli olup öğrencilerinden ayrıldı. Ancak bu veda sıradan olmadı. Ankara Sincan Anadolu Lisesi'ndeki son ders zili çaldığında sınıftan çıkan Sadettin Öğretmen'i, 17 yıl görev yaptığı okulda öğrencileri sevgi çemberine aldı.
SADETTİN İlker, Sincan Anadolu Lisesi'nde 17 yıldır coğrafya öğretmeni olarak görev yapıyordu. Geçtiğimiz ekim ayının sonunda 65 yaşını doldurduğu için yasa gereği yaş haddinden emekli olması ve çok sevdiği okuluna, öğrencilerine, meslektaşlarına veda etmesi gerekiyordu. Veda günü geldiğinde 44 yıldır hep olduğu gibi özenle giyinerek okuluna geldi ve son dersini vermek için sınıfına girdi. İşte bu son dersin sonunda sınıf kapısını açtığında, onu hiç ummadığı bir sürpriz bekliyordu.
'SADETTİNİLKER HAFTASI'
Okulun koridorlarında yüzlerce öğrenci ve çok sayıda meslektaşı Sadettin Öğretmen için bir sevgi çemberi oluşturmuştu. Herkes onu alkışlıyor, herkes iyi dileklerini, sevgi ve saygılarını iletiyordu. Öğrencileri ona 44 yıldır kendilerine verdiği emeği simgeleyen 44 karanfil uzattılar. Okul yönetimi de onun emekli olduğu haftayı, "Sadettin İlker Haftası" olarak ilan etti.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıHEP ÇOK SEVİLDİ
Mesleğe 1979 yılında Rize Pazar Lisesi'nde başlayan ve 9 yıl sonra Arhavi İmam Hatip Lisesi'ne giden Sadettin Öğretmen, bu okulda 20 yıl görev yapmıştı. Arhavi İmam Hatip Lisesi'nden 2008 yılında ayrılırken meslektaşları, öğrencileri hatta veliler onu yine alkışlarla uğurlamıştı.
10 ALTIN SIRRI
- ÖMRÜNÜN yarısından fazlasını bu mesleği yaparak geçiren Sadettin İlker'e, bir öğretmenin bu kadar sevilmesinin ve ardında böylesine derin bir iz bırakmasının formülünü sordum, o da 10 maddede açıkladı:
1- İLK DERS İNSANLIK: İlk dersimde hep insan olma, devletini, milletini, bayrağını sevme, sigara, kumar gibi kötü alışkanlıklardan uzak durma gibi konular anlattım. Saygılı, terbiyeli olan öğrencilerimin her zaman 1-0 önde başladığını vurguladım. Ders notları ne olursa olsun insan olmayanın hayatta hep başarısız olacağını temel olarak öğrencilerime verdim.
2- ANNE, BABA, BAZEN DE KANKA OLDUM: Öğrencilerime coğrafya öğretmeninden ziyade yeri geldi bir anne baba, yeri geldi bir ağabey hatta yeri geldi bir kanka gibi yaklaştım. Ancak mesafeyi hep korudum. Bütün bunları yaparken de onlar benim öğretmen olduğumu unutmadılar.
strong class'read-more-detail'Haberin Devamı3- HEP GÜLER YÜZLÜYDÜM: Öğrencilerimle mesafeyi korurken derslerime hep güler yüzle girdim. Onlara hep tatlı yaklaştım, karşılığını da aldım. Öğretmenin beden dili sınıfta aynadır, siz nasılsanız öğrencileriniz de öyle davranır.
4- CEZAYLA KORKUTMADIM: Derslerde hep disiplinliydim. Kitabı, defteri unuttuklarında onlara "Niye getirmedin" demek yerine, "Canın sağ olsun, kitap senden daha kıymetli değil. Ama bir sonraki ders unutma" diyerek destek oldum. 44 yıllık meslek hayatım boyunca en fazla 3 öğrencimi disipline vermişimdir. Hiç onları bununla korkutmadım. Çalıştığım bütün okullarda disiplin yönünde görevimi layıkıyla yaptığımı düşünüyorum. Öğrencilerimin en çekindikleri ama asla korkmadıkları, en sevdikleri saydıkları öğretmenleri oldum. Öğrencilerim hata yaptığında onu rencide etmektense konuşmayı tercih ettim. Örneğin öğrenci dalgın dalgın, bacak bacak üstüne atıp oturuyorsa gidip azarlamak yerine "Büyüklerin yanında oturmanın örf adetlerimize göre bir adabı var. Bunun nesilden nesile aktarılması için senin bilmen de önemli" diyorum. Sessizce hatasını anlıyor. Ağzından kötü bir şey çıkmışsa ona yakışmadığını ve uygun olmadığını söylüyorum. Sorunları öğrenci ile aramızda halletmeyi tercih ediyorum. Onlar da o zaman sorumluluk alıyor.
strong class'read-more-detail'Haberin Devamı5- BAŞARIYI ÖDÜLLENDİRDİM: Sınavlarda en yüksek notu alan öğrenciye ödül niyetine onları mutlu edecek çikolata, gofret gibi ufak tefek şeyler dağıttım. Hatta bir öğrencim o zaman aldığı çikolataların ambalajlarını saklamış, o ambalaja bakarak motive olmuş. Sadece not değil, onlarda güzel bir davranış gördüğümde örneğin yerden çöpü alıp kutuya attıklarında alkışlıyor, yanlarına giderek kalbimi gönderiyorum. Beden dili ve taktir görmek iletişimde çok önemli.