Avrupa'nın karanlık saati
"SS'lerin cümlesi suçlu değildi. İkinci Dünya Savaşı bittiğinde 1 milyon SS vardı. Suç şahsidir. Birini suçlamadan önce ne yaptığını bilmem gerekir!"
Bunları söyleyen Maximilian Krah.
Bildiğiniz... faşist Almanya için Alternatif (AfD) partisinin, 6-9 Haziran tarihlerinde yapılacak olan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri için gösterdiği liste başı adayı.
Krah'ın Repubblica gazetesine yaptığı bu açıklama, Avrupa sağını karıştırdı.
2010'lu yılların ikinci yarısından itibaren yükselişe geçen AfD'yi parlatmak ve meşrulaştırmak için vaktiyle seferber olan Fransız aşırı sağının rakipsiz lideri Marine Le Pen başta, Avrupa'nın belli başlı tüm radikal sağcıları Krah ile derhal mesafe koydular.
AfD içindeki Hitler özlemcilerinin varlığından ilk kez haberdar olmuşçasına, söz konusu partiyi "toksik" ilan ettiler, "birlikte anılmak istemediklerini" eklediler. Ve AP çatısında ortaklaşa oluşturdukları "Identity and DemocracyKimlik ve Demokrasi" (KD) grubu içinde birarada oturmayacaklarını açıkladılar.
"Kimlik ve Demokrasi" grubu adı üstünde zaten Avrupa'da "kültür savaşlarının" bir numaralı temsilcisi ve sözcüsü.
Avrupa'nın İslamlaşmasını önlemek, Türkiye'nin AB'ine katılmasını engellemek, göç karşıtlığı ortak hareket noktaları ve hedefleri.
KD'nin paydaşları arasında AfD'den başka Le Pen'in Fransa'daki Ulusal Birlik Partisi ile Salvini'nin İtalya'daki Lega partisi başı çekiyor.
Şimdi işte bu iki başat parti lideri, Le Pen ve Salvini birleşerek, bundan böyle "SS partisi" olarak anılan AfD'yi Avrupa Parlamentosu'nun "Kimlik ve Demokrasi" grubundan aforoz ediyorlar.
Bunu yaparken damardan bir fikirideoloji tartışması açmıyorlar.
Sadece önümüzdeki AP seçimlerinde herhangi bir imaj kaybını önlemek için, bir yol ayrımına geldiklerini belirtiyorlar.
KESKİN SAĞ VİRAJAvrupa Parlamentosu'nun "Kimlik ve Demokrasi" grubundaki çatlak, özetle salt taktikle sınırlı.
27 Avrupa ülkesinde on gün sonra yapılacak seçimler, şimdiye dek gördüğümüz en sağ Avrupa Parlamentosunun çıkmasına yol açacak.
ABD'nin en etkili dış politika ve uluslararası ilişkiler düşünce kuruluşlarından Council on Foreign Relations bulgularına göre, KD'nin halihazırdaki 60 civarındaki parlamenterini yaklaşık 100'e çıkartması bekleniyor.
Aşırı sağcılar, yalnız KD grubunda değil "bağımsız" parlamenterler arasında da varlıklarını arttıracağı gibi; İtalya'nın aşırı sağcı Başbakanı Meloni'yi de kapsayan "European Conservatives and ReformistsAvrupalı Muhafazakarlar ve Reformcular"ın oyları da yükseliş gösteriyor.
Aralarında Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Macaristan, İtalya, Hollanda gibi ülkelerin bulunduğu 9 Avrupa ülkesinde sağ popülist partilerin 1. sıraya yerleşmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Bu tabloda Eski Kıta'nın keskin bir sağ viraj alması kaçınılmaz bir tablo olarak karşımıza çıkıyor. Bu sağ sapmaya -yıllardır süren bir trend'le- merkez sol partilerin oy kaybının eşlik etmesi bekleniyor. Aşırı sağın kurulu düzenin tüm kurallarını hiçe sayan bu meydan okumasıyla, merkez solun zemin kaybı at başı gidiyor.