Gençliğime sevgilerimle 2

Ne yalan söyleyeyim, şu an 17 yaşımda olmak istemezdim.Hem bu korku filmi gibi geçen maskeli iki yıl, hem iklim krizi, hem ülkedeki umutsuz ve huzursuz hava beni boğardı.O yaşlar zaten boğucu. Kafayı suyun üstünde tutmak için çok ayak çırpman gereken yaşlar.Üzerine bir de bütün bu saydıklarım geldiğinde, kalın bir battaniyenin altında kalmış gibi olurdum.Şu an bile böyle hissediyorsam, o yaşta bin keresini yaşardım kesin.'Gençliğime sevgilerimle' yazısını yazdığımda sene 2015'miş.2020'de oturdum, 17 yaşındaki Nil'le tekrar konuştum.Demek aradaki 7 yılda öğrendiklerimi de duysun istedim.Aslında sadece Nil değil, İdil de, Defne de, Hakan da, Murat da duysun istedim. İhtiyaçları olabilir.Aynı zamanda, üniversiteye devam etmek için parası olmayan kızlara destek olmak istedim.Oturdum 30 madde daha yazdım.Tüm geliri, Türk Eğitim Vakfı 'Nil'in Kızlarına' destek olarak gidecek.52 tane 'genç insana iyi gelsin' kartpostalı hazırladık. Birbirinden değerli çizerler kartpostallara illüstrasyon yaptılar.Geçen gün ilk kopyası eve geldiğinde gözlerimi kamaştırdılar bir arada.O güzelim görüntülerine mi dalsam, üzerilerinde yazılı cümleleri mi alsam saklasam bilemedim.Dilerim o 52 karttan ihtiyacımız olanı seçip, baş ucumuza koyup hatırlayalım. Her hafta bir tane çekelim, yapabildik mi bakalım."Şu arkadaşıma lazım, ona duyurayım" dediklerimize hediye yollayalım.Biz bunları yaptıkça da kızlar okusun. İyilik çemberi tamamlansın.Yakında çıkacak, kartlar baskıda. Arayan Trendyol'un 'iyilik sepeti'nde bulacak kartlarımızı.İnsan matruşka misali, içinde bütün yaşlarını taşıyor.Ben 17 yaşıma derdim diyorum, ama bugünkü Nil'e de söylüyorum.Nasıllar peki bu yeni cümleler diye merak edenleriniz olur diye, yeni 30 maddeyi değilse de, bir kaçını buraya koyuyorum.İyilik yapalım, iyilik bulalım. Çocuk şarkıları bile biliyor bunu.Kanatlarına güven, rüzgârlara güven, göçlere güven.Kanatlılar kendilerini bırakmayı biliyorlar, biz ayaklılar pek bilmiyoruz.Halbuki hayatın yarısı senin yaptığınsa, yarısı hayatın yaptığı.O yüzden her şeyi kendin yaptın sanma. Görünmeyen eli unutma. Onun da elini tutmayı bil.Çoğumuz çocukluktan yaralı. Herkes kendini bir yerinden eksik hissediyor. Değersiz hissediyor.Hepimizin ortasında kocaman bir delik var. Herkes kırıklarını yapıştırmaya çalışıyor.Ne havalı fotoğraflara aldan, ne dik duruşlara. Herkese dağıt şefkatini. Unutma, kimsenin dorukları diğerinden yüksekte değil.Kendinden çok şey bekle. Başkaları beklemese de sen bekle.Onlar seni avuçlarında top yapıp küçültmeye çalıştıklarında, kum gibi dağıl ve gidip kendi heykelini dik başka bir yere.Değerlisin, eşsizsin ve paha biçilmezsin. Kim ne derse desin.Kaldıramadığın şeylere gülebilmeyi dene. Gülünce hafiflemeyen çok az şey var.Her şeyin komik en azından trajikomik bir yanı var.Bir şeyin