İchi-go, ichi-e, mono no aware, wabi sabi
Sıkıştığımda Japonlar geliyor yardıma.
"İchi-go, ichi-e", "Bir sefer, bir buluşma" demekmiş.
Çay seremonileri için kullandıkları bu cümle, her buluşmanın biricik bir buluşma olduğunu anlatıyor. Japonların çay seremonisine bu kadar önem vermelerinin sebebi, o çayın tadının ve toplanan o insanların varlığının tadına ancak tek sefer bakabilecek oluşu. Japonya'ya gittiğimde Kyoto'da bir çay seremonisine katılmıştım.
Her şeyin bu kadar sakin bir ritüelle, uzun uzun, seni her saniye orada olmaya davet ederek yapılışı beni çok etkilemişti.
Zamanın geçişini, sanki tenlerinde bizden daha çok hissediyorlar.
Kiraz çiçeklerinin açtığı o bir haftanın kıymetini bilirken hüznünü de hissetmek, onların diline çok güzel kavramlar sokmuş.
Mesela "Mono no aware" de bunlardan biri.
Bir şeyin geçiciliğinden duyulan hüzün ama bu hüzün aynı zamanda bir mutlulukla beraber hissedilmesi için orada.
strong class'read-more-detail'Haberin DevamıGeçiciliğin hüznü, yaşananı benzersiz kıldığı için aynı zamanda bir mutluluk sebebi. Dil bazen bir şeyi anlatmaya uzanmıyor.
Şimdi sonbaharda hepimizin düşen yaprakta hissettiği şey.
Hem zamanın geçişinin hüznü, hem de sonbaharın gelişinin döngüsünde yine burada olmanın neşesi...
Gözlerinde mutlu bir hüzünle o kiraz ağaçlarının açtığı parklarda dolaşan, altında piknik yapan, resim çektiren insanları gördükçe neden haiku yazdıklarını da anladım.