Risale-i Nurları anlamaya çalışıyorum
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Aile Sağlığı Ana Bilim Dalı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kenan Taştan'la röportaj (3)
Risale-i Nurları nasıl nerede tanıdınız Şu ana kadarki hayat tecrübenizle Risale-i Nurlar'ın insanlığa getirdiği mesajlar nelerdir
Risale-i Nurları asistanlık dönemimde Edirne'de tanıdım. Tabiî ki daha önce biliyordum ama esas tanımam ve hayran olmam Edirne'de oldu. Haftalık olarak doktor arkadaşlarla sohbet ediyorduk ve her hafta bir konuyu mütalâa ediyorduk. Aramızda doktor olmayan ve yaşça bizden 5-6 yaş küçük olan mühendis bir arkadaş vardı.
Bizler konu hakkında görüşlerimiz söyledikten sonra "Müsaade ederseniz ben de bir şey söyleyebilir miyim" diyerek konuya giriyor ve hepimizi hayran bırakan fikirlerini açıklıyordu. Bir ara "Sen dâhisin." dediğimi hatırlıyorum. Çünkü hakikaten yorumları dâhiceydi. Fakat arkadaşımız "Abi bu fikirler benim değil, bunlar Risale-i Nur'dan" deyince, "Şu kırmızı kaplı kitaplardan mı" dediğimi hatırlıyorum. Daha sonra o arkadaşla haftada bir gün, bir saat sohbet etme kararı aldık. Tahmin edeceğiniz üzere bir saat olan sohbet 4-5 saat sürüyordu. Ben ondan duyduklarımı denk geldiğinde ihtiyacı olan hastalara ve asistanlara anlatıyordum. Bir gün pediatri acilde gece nöbetteyken bir anne ve baba Çorlu'dan 9 günlük bebeklerini getirdiler. Ben muayene ettikten sonra bebeğin yatması gerektiğini, Downsendromu olabileceğini söyledim. Araştırılması gerekiyordu. Anne ve bebeği Pediatri Servisine yatış için gönderdim. Babayı daha sonra kafeteryaya çay almaya gittiğimde gördüm. Âdeta bir köşeye yığılmış gibi çökmüştü. Cesaretimi topladım ve müsaitse bir çay içebileceğimizi söyledim. Dün akşamki Risale-i Nur'dan dinlediklerimi yeri geldikçe anlatmaya başladım. Bir ara durdu ve "Hocam sen dâhisin. Bunlar ne güzel fikirler. Allah razı olsun beni çok rahatlattın. Ben olsam acilin girişine bir oda yapar, seni oraya oturturum. Gelen tüm hasta yakınlarını da senle görüştürürüm." dedi. Yani benim Risale-i Nur'u bana anlatan arkadaşa söylediklerimin benzerini bana söyledi. O gün anladım ki keramet söyleyende değil söylenen kelâmda yani Risale-i Nur'da. O gün bugündür Risale-i Nurları okumaya ve anlamaya çalışıyorum. Öyle tahmin ediyorum ki bu süreç ölene kadar da sürecek.