Tutabilene aşk olsun!

ABD'nin Rusya'nın petrol ihracatına ambargo (engelleme) kararı enerji ve emtia fiyatlarında rekor artışlara yol açtı. Ülkeler enflasyonun pençesinde, Avrupa'nın en büyük santralinin Rusların eline geçmesi sonrası yatırımcılar Üçüncü Dünya Savaşı başlıyor paniği ile kendilerini güvenli limana attı. 10 yıllık ABD hazine bonosuna saldırdılar, tahvil getirileri 1,98'den 1,73'e geriledi. 130 doları aşan brent petrol 150 dolara koşuyor. Bakır, Palladyum, nikel, platin, buğday, mısır fiyatları alevlendi. 9 Şubat'ta televizyonda yaptığım açıklamada Ukrayna savaşı çıkması durumunda altının 1000 liraya ulaşacağını söylemiş, mevcut fiyattan alım yapılmasını tavsiye etmiştim. Haklı çıktım. 9 Şubat'ta 1826 dolardan işlem gören altının onsu bugün 2000 dolarda. 1 ayda 174 dolarlık 10 arttı. Aynı tarihte 798 liradan satılan gram altın bugün 915 liraya ulaşmış durumda... 117 liralık (15'lik) yükseliş var. Şimdi herkes "Ağustos 2020'de 2074 dolarla tavan yapan altının onsu zirve tazeleyecek mi" diye soruyor. Altın tarih boyunca insanoğlunun hep güvenli limanı olmuştur. Harp zamanında, kıtlık zamanında, ekonomik krizlerde, para birimlerinin aşırı değer kaybettiği dönemlerde hep imdada yetişmiş, sıkıntılara çare olmuştur. Altının en büyük özelliği ikinci atağında ilk zirvesini aşmasıdır. Bugün de aynı tablo hâkim. Görüyorsunuz, gıda fiyatları uçuyor, enerji maliyetleri artıyor, insanlar hayat mücadelesi verirken, zamanında tasarruf ettikleri altınlarını kullanarak rahat nefes alıyor. Bakın hükûmet yastık altındaki serveti ekonomiye kazandırmak için "altın korumalı hesaplar"ı da devreye soktu. Bugün vatandaş cumhuriyet altını ziynet lira, ziynet yarım, ziynet çeyrek gibi birikimlerini bankaya yatırarak hem ekonomiye büyük destek sağlıyor, hem de yılda 14 ekstra gelir elde ediyor. Çok şükür, ısrarla vurguladığım şirketlere de kur korumalı hesapta 3 ay vade imkânı tanındı, Türk lirasının değer kaybetmesi önlendi... ABD'de 10 Mart'ta Şubat TÜFE açıklanacak. Geçen sene yıllık