Büyük fark!

Merkez Bankası şubat ayı toplantısında politika faizini 45 seviyesinde sabit tuttu. Ocakta faiz artış döngüsünü sona erdirdiği için alınan karar sürpriz olmadı. Verilen en önemli mesaj;

"Para politikasındaki kararlı duruş, dezenflasyonun ana unsurlarından olan Türk lirası reel değerlenme sürecine katkı vermeyi sürdürecektir" cümlesi oldu... Bu ifade ile Merkez Bankası "enflasyon hedeflemesi-dalgalı kur" sistemini bıraktığını ve Türk lirasına reel olarak değer kazandırarak dezenflasyon sürecini destekleyeceğini net bir dille ilan etmiş oldu. İşin özü şu:

Maliyetleri aşağı çekmek için Türk lirasının değer kazanacağı dönem başlatıldı...

Merkez Bankası son aylarda döviz kurunu enflasyon hedefine paralel yükseltiyordu. Örtülü olarak uyguladığı bu politikayı artık yarı resmî hâle getirdi. Bundan sonra enflasyon gelişmeleri dışında iki temel konuyu daha yakından izleyeceğiz:

Merkez Bankası Türk lirasını ne hızla reel olarak değerlendirecek Ücretlerin reel olarak arttığı ve kurun reel olarak değer kaybettiği bir ortamda ekonomide dışa dönük dengelenme devam edecek. Bu süreç hangi miktarsal sıkılaşma ve makro ihtiyati tedbirlerle desteklenecek Yapılan açıklamanın kısa ve orta vadeli Türk lirası cinsi devlet tahvili ve özel sektör tahvili için yeni bir fırsat kapısı açacak.

Reel olarak değer kazanan Türk lirası, ihracatçı şirketler için olumsuz, olacağı için. Eximbank'a 11,8 milyar TL'lik sermaye artışı yapılarak sermayesi 35 milyar TL'ye çıkarıldı. Bu 11,8 milyar liranın anlamı 120 milyar lira ilave kredi demek oluyor. Eximbank 2024'te 50 milyar dolar kredi kullandıracak.

ABD'nin en büyük bankalarından Goldman Sachs, karar üzerine yayınladığı raporda, Merkez Bankasının enflasyon hızını azaltmak için TL'ye reel değer kazandırmayı temel faktör olarak esas almasını ön plana çıkardı. Yabancı portföy girişi ile daralan cari açık TL'deki değer kaybını durduracaktır, şu anda ekside olan SWAP hariç net rezervlerin 2024 yılında pozitife döneceğini açıkladı...