Bediüzzaman'ın kardeşi Abdülmecid Nursî (Ünlükul)

Vefatının 56. yılı münasebetiyleNursî ailesinden Sofi Mirza Efendi'nin yaş sırasına göre altıncı çocuğudur. Bediüzzaman'ın küçük kardeşidir. O mübarek ailenin diğer mümtaz fertleri gibi, Abdülmecid Efendi de âlim, fâzıl ve son derece tevazu sahibi biridir. 1884 yılında Nurs Köyünde dünyaya gelmiştir. Tahsilini Şarkta yapmıştır. Vanlı Şeyh Gazalî Efendinin torunu Rabia Hanımla evlenmiş, bu evliliklerinden beş evlâdı olmuştur. Bu çocuklarından birisi kız, diğerleri erkektir. Çocuklarının isimleri yaş sırasına göre şöyledir: Selahattin, Fuad, Nihat, Suat ve Saadet. Nursî ailesinin bu âlim ve çilekeş ferdi, tarihî sıra ile aşağıdaki beldelerde ikamet etmiştir:1 1885-1895 Nurs Köyü, 1895-1900 Arvas, 1900-1914 Van, 1914-1917 Şam, 1917-1920 Diyarbakır, 1920-1927 Van, 1927-1936 Ergani, 1936-1940 Malatya, 1940-1955 Ürgüp, 1955-1967 Konya. Büyük bir âlim olan Abdülmecid Efendi, ağabeyi Bediüzzaman Said Nursî ile birlikte Birinci Cihan Harbi'nde Ruslara karşı Bitlis ve havalisinde çarpışarak gazilik mertebesine de ulaşmıştır. Bununla beraber hocalık vasfı ile de yüzlerce talebe yetiştirmiştir. Ülkemizin birçok yerinde meslek dersleri hocalığı yapmış olan Abdülmecid Efendi, Risale-i Nur Külliyatı içinde yer alan İşarâtü'l-İ'câz ve Mesnevî-i Nuriye adlı eserleri Arapçadan Türkçeye tercüme etmiştir. Ağabeyi Said Nursî ile birçok mektuplaşmada bulunmuştur. Nesebî kardeşliğin yanı sıra Kur'ân hizmetkârlığı hususiyetlerinin de öne çıktığı bir mektubu şöyledir: "Bu eserler bütün sınıflara ve cemaatlere daima mazhar-ı takdir oluyor. Kim görse istihsan eder. Tenkide mâruz olacak eserler değil. Fakat derecât-ı takdir, derecât-ı fehim gibi mütefavit ve müteaddittir. Herkes derece-i fehmine göre takdir edebilir. Abdülmecid"2 Said Nursî, yazdığı bir mektupta, kardeşi Abdülmecid'in şahsında, ona ve peder, valide ve kardeşlerine alâkadarlığını izhar eder. Mektup şöyledir: "..Seni o günden itibaren isminizle en has talebeler, kardeşler içine dahil edip, her sabah ne kazanıyorsam, peder ve valideme, hakikî ve çoğu âlem-i berzahta bulunan kardeşlerime verdiğim gibilerin defter-i a'mâline yazılmak için dergâh-ı İlâhiyeye niyaz ediyorum. Sen dahi, beni uhrevî kazancına dahil et."3 Başka bir mektubunda Bediüzzaman Hazretleri, kardeşi Abdülmecid'i "birinci talebe" olarak tesmiye etmiştir: "..öz kardeşim