Sözün kıymeti kaldı mı

Bu soruya aşağıdaki sorularla cevap veren olacaktır.

Hangi söz

Kimin sözü

Ne diyor

Her ne kadar "sözel" olanın yerine "görsel" olan geçti diyerek; Jack Ellul'dan naklen "sözün düştüğü" söylenebilirse de biz o fikirde değiliz.

Sözün esası "Kelâmullah"tır ve kıyamete kadar değişmeden kalacaktır. Mesele ona ne kadar önem verdiğimiz, benimsediğimiz, onun gösterdiği yolda yürüdüğümüzdür.

Bu bir yana; birbirimizi dinliyor, anlıyor, ona göre hareket ediyor muyuz

Yoksa kimse kimseyi dinlemiyor; sözümüz suya yazılan yazılar gibi kaybolup gidiyor mu

Madem "söz" söz konusudur, şahit olduğum bir hadiseyi naklederek nerede durduğumuzu belirtmek istiyorum.

Söz muhatabına ulaştı mı yankısını bulmalıdır. Yankısı gelmeyen sözün kıymet-i harbiyesi yoktur. Yahu insan hamamda niye türkü söyler Ses yankısını bulsun diye.

Ne demişler:

Aynaya ayna görünür ancak düşünde

Sessizliktir sessizliğin bekçisi.

Bir tarihte aydınların uğrak yeri olacak, adına "Âşıklar Kahvesi" denilen bir mekânın açılış gününe katılmıştım.

Profesörler, gazeteciler, yazarlar, şairler, müzisyenler bir araya gelmiş. Her fert yanındaki ile konuşuyor, salonda bir uğultudur gidiyor.

Bir de âşık davet etmişler.Güya çalıp söylesin diye.Adam ceket-kravat, ütülü gömleğin verdiği terli sıkıntıya rağmen çalıp söylüyor; elinden geldiği kadar hünerini sergiliyor.Lâkin kimsenin umurunda değil.Aydınlar limonata içip pasta yiyerek, cıgaralar fosurdatarak ha babam konuşuyor.

Âşık bu duruma sabretti, sabretti; sonunda dayanamayıp çalıp söylediği türküyü kesti.

Saz kesilince, biri "Dikkaaat" demiş gibi salonda bir sessizlik oldu.

Gözler âşığa döndü.