Orada zaten bir dünya savaşı var...

Hindistan'ın Pakistan'a saldırısı yeniden savaşı ve hatta dünya savaşı ihtimalini konuşulur hâle getirdi. Oysa, çatışmaya neden olan Keşmir birkaç hafta öncesine kadar savaş riski taşıyan bölgeler listesinin sonlarındaydı. Bir anda listenin en başına yükseldi ve iki tarafın nükleer silaha sahip olması da kaygıyı artırdı.

Aslında, bir büyük savaş ihtimali nükleer silahtan ziyade Hindistan'ın başında Modi gibi bir ismin bulunmasıdır. Yayılmak, güç kullanmak ve savaşmak arzusu taşıyan şoven bir lider nükleerden daha ölümcül silahtır. Böyleleri, sadece gösteri uğruna bile kan dökebilirler, gösteriş için ellerini tetiğe götürebilirler. Kendi insanlarının ölümü pahasına da yaparlar bunu Tarihten bugüne örnekleri çoktur.

Son dönemde dünya savaşı ihtimalinin daha çok konuşulur olması da siyasi ve ekonomik sebeplerden çok, benzer liderler kuşağının işbaşında olmasındadır. Trump, Putin, Netanyahu, Modi, Şi Cinping, Kim Jong vesaire Onların savaşmak için olur olmaz her gerekçeye müracaat etmeleri ve bazen bunu hayata geçirmeleri, yeryüzünün karşı karşıya bulunduğu en büyük tehlikedir. Özellikle, Putin'in Ukrayna'da işgale devam etmesi ve onun küresel halkla ilişkiler kampanyasını üstlenen Trump'ın da her gün bir işgal ve ilhaktan söz etmesi tehlikeyi daha konuşulur hâle getiriyor.

Kötü ve hırslı liderlerin elindeki dünya; tehlike, risk, çatışma potansiyeli ve dünya savaş ihtimalini konuşuyor.

Oysa, zaten devam etmekte olan bir dünya savaşı var. Hem de bir savaşta olabilecek en vahşi katliam, yıkım ve insanlık suçlarıyla devam ediyor. Elleri kolları bağlı iki milyon Gazzeli dünyanın gözü önünde her saat soykırıma tabi tutuluyor. Tek başına yalnız bir halk, arkasında ABD'yi alan İsrail'in hedef tahtasında günden güne ölüyor. Sadece bombalarla değil, açlıkla, susuzluk ve ilaçsızlıkla da yok ediliyor. Gazze, bir buçuk yıldır dünya savaşının en tahrip edici olanını yaşıyor. Bu kadarı olmaz denilen ne varsa oluyor ve sonra biraz daha fazlası sahneye konuyor. Ölüm ve yıkıma utanç verici sürgün planları eşlik ediyor.

Çoğu çocuk, kadın ve sivil 55 bin kişi öldürüldü. Yüzbinler yaralı ve bir şehir -sonra Lübnan ve Suriye'de başka yerler- yerle bir edildi. Açlıktan, susuzluktan ve tedavi alamamaktan dolayı insanlar ölmeye devam ediyor. Yani Gazze, bir dünya savaşında yaşanabilecek en kötü şeylerin kat kat fazlasını yaşıyor.