Mustafa Karaalioğlu

Karar

İmamoğlu'nun yolu

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun hapse atılması ve görevinden uzaklaştırılması beklenenin ötesinde bir siyasi depreme yol açtı. İktidarın ısrarından, muhalefetin direncinden ve bilhassa da İmamoğlu'nun siyaset yapma biçiminden anlaşılan o ki bunu yaşamaya devam edeceğiz. 19 Mart Süreci, siyasal ve sosyal hayatı telafisiz şeki

Kader ağlarını örüyor

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, "beklendiği gibi" tutuklanıp hapse atıldı. Bekleniyordu çünkü dava süreci böyle bir sonu garanti gören ve garanti eden bir iletişim eşliğinde yürüdü. Zayıf, yetersiz ve delilsiz iddialara rağmen sonucun böyle olacağı baştan belliydi. Siyasi gölge de bu nedenle derinleşti. Cumhurbaşkanlığına aday bir politik

Ne pahasına olursa olsun, mu

Ülkenin en büyük şehrinin belediye başkanı evine yapılan şafak baskınıyla gözaltına alındıAma diyorlar ki karar zaten çoktan verilmiş, hapse atılması mümkünmüşSeçimle geldiği makama da kayyum atanabilirmişSadece ülkenin en büyük belediyesine değil, ülkenin birinci partisine kayyum atanması da gündemdeymişSadece bunlar da değilmiş; ülkenin en büyük

'19 Mart'tan önce ve sonra İmamoğlu

Dün, 19 Mart 2025 günü yaşananlar; İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İmamoğlu'yla bağlantılı bağlantısız 100'ü aşkın ismin gözaltına alınması, hukuken izahı mümkün olmayan bir yanlıştır. Türk demokrasisi için hayırla anılmayacak bir iştir. Bir önceki akşam, 18 Mart'ta İstanbul Üniversitesi'nin gayrı kanuni bir kararla İmamoğlu'nun ünivers

'19 Mart'tan önce ve sonra İmamoğlu

Dün, 19 Mart 2025 günü yaşananlar; İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İmamoğlu'yla bağlantılı bağlantısız 100'ü aşkın ismin gözaltına alınması, hukuken izahı mümkün olmayan bir yanlıştır. Türk demokrasisi için hayırla anılmayacak bir iştir. Bir önceki akşam, 18 Mart'ta İstanbul Üniversitesi'nin gayrı kanuni bir kararla İmamoğlu'nun ünivers

Suriye'nin yaşadığı 'erken' çatışma ne anlama geliyor

Suriye'de Lazkiye-Tartus merkezli olaylar ve bu olayların kontrolden çıkması ve bu ülkede olabilecek en tehlikeli şeyin; mezhep temelli çatışmanın yaşanması endişe vericidir. Senelerce yine mezhep motifli katliamların yaşandığı bir ülkenin aynı sahneye geri dönmesi olabilecek en tatsız şeydir. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin açıklamasına göre bi

Yurtta ve cihanda aynı rüzgar eserken, biz

Ortalıkta, içeriği ve iddiaları izah edilemeyen, arkasında durulamayan; hukuk dilinden ziyade medya ve siyaset diliyle takdim edilen çok fazla dava dosyası var. Hep vardı, şimdi daha çok var. Bu da demektir ki demokrasi daha büyük tehdit altındadır. Demokrasinin ve icranın temsilci olan siyaset kurumu baskı altındaysa orada işler hiçbir sahada yolu

İtibardan tasarruf edilmeden, siyaset mühendisliği olmaz

Bir süredir hızlanan, artan ve öngörülemez hale gelen yargı hamlelerinin vadesi belli olmayan seçimle ilgisi aşikardır. "Yargıya güvenmeliyiz Adalet ne diyorsa o" kabilinden lafların gerçekte ne manaya geldiğini herkes biliyor. Bu yüzden, hukuki sonuçları değilse de siyasi sonuçları kestirebilmek içini yargı sürecini beklemek gerekmiyor. Millet ola

İktidar biraz daha cesur olursa, tamam

Türkiye'nin siyasi fayda gözetilmeyecek veya "kime yarıyor, kime yazıyor" diye bakılmayacak bir problemi varsa, o da çözüm sürecidir, Kürt meselesidir... Bu her adımı, her safhası değerli bir yoldur. Geldiğimiz son aşamada üzerine daha hassasiyetle titrenmelidir. Bahaneleri konuşmak vakit kaybıdır, önemli olan hedefe ulaşabilmektir. İktidar bu mese

Öcalan'ın asıl mesajı Kürt halkına

Abdullah Öcalan'ın PKK'ya hitaben yaptığı silah bırakma ve örgütü feshetme çağrısı bir dönemin sonunun ilanıdır. Güçlü bir çağrıydı; tarihi parantez böylelikle kapanmıştır. Eğer sonunu getirebilirse Türkiye, hem terör ve şiddet probleminden kurtulacak hem de Kürt meselesi çözmüş olacaktır. Şimdiden sonra süreci devam ettirmemek ve bu imkanı değerle