Mandela etkisi

Cumhur İttifakı önce muhalefeti "APO'yu çıkartacaklar" diye suçlayarak seçime gitti. Şimdi "Öcalan çıksın, Meclis'e gelsin konuşsun." diyor ve bunu tarihî fırsat olarak satmaya çalışıyor. Bu sıralar yeni çözüm süreciyle ilgili bölge toplantılarıyla öncelikli olarak kendi tabanlarından bir kesimi "akil adamlar" benzeri bir metotla ikna etme faaliyetindeler. Bir yandan da önceki çözüm sürecinde olduğu gibi büyük bir hadsizlikle Güney Afrika eski Devlet Başkanı ve Nobel Barış Ödülü sahibi Nelson Mandela'nın serbest kalmasını örnek göstermeye çalışıyorlar.

Mandela'yı bebek katili ile bir tutmak Türkiye ile Güney Afrika'yı da bir saymak demektir. Biz ne sömürge olduk, ne de sömürdük. Burada bir millet ve egemenlik söz konusu, orada ancak kabilelerden söz edilebilir. Ayrıca Doğu ve Güneydoğu'da bugün görülen etnik dağılım terörün eseridir. Biz Türkler ülkemizin hiçbir yerinde hiçbir zaman azınlık olmadık.

Ülkemizin ve bebek katilinin hikâyesini biliyorsunuz ben size biraz Mandela'nın ve topraklarının hikâyesinden bahsedeyim. Yorumu siz yapın.

Mandela'nın dedesi Thembu aşiretinin kralı ve babası kabilelerinin şefiydi. 1918 yılında doğan Mandela'nın annesi Hristiyan Metodist mezhebine bağlı olduğundan Metodist yatılı okullarında okudu ve hukuk eğitimi aldı. O sırada toprakları, Doğu Hindistan Şirketinin 1652 yılında kurduğu istasyondan itibaren sömürgeydi ve Mandela'nın doğduğu ve yetiştiği dönemde dominyondu (Dominyon, eskiden Britanya İmparatorluğu'na ya da İngiliz Milletler Topluluğu'nana bağlı ülkeleri belirten terim). 1910-1931 arası dominyon, 1931-1961 arası Westminister statütüsü olan yönetim şekli, 1961 yılında cumhuriyetin ilanına kadar devam etti.

Mandela siyasi hayatını, yerli halkın beyazlara karşı verdiği hak mücadelesiyle ve ırkçılığa karşı siyah çoğunluğu baskı altında tutan beyazların uygulamaya başladığı ırk ayrımcılığı (Apartheid) sistemiyle mücadeleyle geçirdi. 1961'de devlete ve hükûmete saldıran silahlı MK isimli militan örgütünü kurdu ve 1962'de tutuklandı. 18 yıl Robben Adası'nda daha sonra Pollsmor hapishanesinde ve son olarak Victor Versler hapishanesinde yattı. 27 yıl sonra uluslararası bir kampanya sonucu hapishaneden çıktı. Uluslararası toplum Nazilere rahmet okutan Apartheid Rejimine karşı 1967'de başlayan ancak 1990 yılında sonuç veren yaptırımlar uyguladı. Uluslararası ambargo uygulanan yıllarda Turgut Özal, Güney Afrika ile ticaret yapmanın yollarını buldu ve bu yolla Güney Afrika yönetimine malum ülke menşeli silah satıldığı bile iddia edildi. (Mandela'nın Atatürk Barış ödülünü reddetmesi siyasal Kürtçülerin iddia ettiği gibi Türkiye'de ayrımcılık yapılmasından değil silah satışı iddiasındandır.) Nihayetinde Mandela 1994'te yapılan seçimlerle Devlet Başkanı oldu. Apartheid'i sona erdirdi ve yeni bir reformist Anayasa oluşturdu. İlerleyen yıllarda ikinci bir seçime girmeyi reddetti ve hayır işleriyle uğraştı.

Güney Afrika Cumhuriyeti'nin nüfusunun 79'u siyahi 9,1'i beyaz, 9'u melez, 2,6 'sı ise Asyalıdır. Ayrıca bu ülke Yürütme (Pretoria), Yasama (Cape Town) ve Yargı (Bloemfontein) olmak üzere üç farklı başkent ve biri İngilizce diğerleri yerli kabile dilleri olan 11 resmî dile sahiptir. Burada yaşanan dünyada eşi benzeri olmayan çok kültürlülük ve etnik çeşitlilik nedeniyle ülke