Erdem pazarlayan ezikler

Erdem pazarlayan ezikler

MUSTAFA ÇELİK

Müslüman olduklarını söylemelerine rağmen ferd, aile, cemiyet ve devlet seviyesinde bir tek dinleriyle idare olunmayı bırakıp kendilerini Batı denilen Âl-i Firavun'a ekleyenler, cehenneme gidecekleri günü bekleyenlerdir. İşte bunlardan başkası değil erdem pazarlayan ezikler. "Aman ha egemen lâ diniler duymasın" uyarısıyla büyüyenler, erdemli olmanın yolunu kaybedenlerdir.

Biz yaşlı bir dünyanın yorgun insanlarıyız; uyusak rüyalar kandırıyor, uyansak insanlar. Doğrular sürgüne gönderilince, kendiliğinde iktidar oldu yalanlar...

"Sessizce düşünsek duyacaklar bir gün,

Olmazları olmuş sayacaklar bir gün,

Onlar bu vehimle ellerinden gelse,

Rüyalara sansür koyacaklar bir gün!"

İslâm bize der ki; incitme dalını, kırdığın dalın yaprağına, ağacın da gölgesine muhtaç kalırsın. Şu hayatta uzaktan kusursuz, yakından lüzumsuz ne çok insan tanıdık. Sahte tebessümler iktidarına kandık.

Müslüman olup da Müslümanları başkalarından yetersiz ve değersiz görenler, eziklik kompleksine kapılmış köle ruhlu olanlardır.

Düşman karşısında başı dik cesur bir mücahid, Allah'ın İslam ümmetine bir hediyesidir. Etrafınızda eziklik kompleksine kapılmış yüzlerce kişinin bulunmaktansa cesur bir mücahidin bulunması daha iyidir. Cesaret şerefli insanların yurdu olup işgale kapalıdır, işgal etmek isteseniz bile edemezsiniz.

Dün Batılı modern görünümlü yamyamların elinde "insan hakları" denilen bir hikâye vardı. Bugün Gazze'de "insan hakları hikâyesi"nin yalan olduğu ortaya çıktı. Günde beş defa minarelerinde Allahû Ekber" (En Büyük Allah) nidaları çınlayan halkı Müslüman ülkelerin liderlerinin çoğunun korkak ve satılmış olduğu açığa çıktı. Erdem bu eziklerin işi değildir.

Erdemli olmanın yolu, cihad cephesinden geçmektedir. Rabbimiz müjdeliyor:

"Bizim uğrumuzda cihad edenler var ya, biz onları mutlaka yollarımıza ileteceğiz." (Ankebut Suresi69)

Genelde İslâm coğrafyasında, özelde ise ülkemizde "Gücün Medyası" bebek katili Amerika-İsrail'in korkusunu bir ilah haline getirme gayretinde. Bilmiyorlar ki; "Gök Kubbenin sahibi, Demir kubbenin sahibinden daha kudretlidir."

Gücün medyası, Firavun'un büyücülerinin günümüzdeki uzantısıdır. Genelde İslâm coğrafyasında, özelde ise Türkiyede İslâmi mücadele iddiasını söylem düzeyinde ısrarla savunan pek çok çevrenin, lâ dini düzenlerin baskı ve zulümlerinin şiddetlendiği ve pervasızlaştığı durumlarda dahi izzetli tepkiler ortaya koymak yerine pasifist, komplocu ve ertelemeci tavırlar içine girenler, bu çağın ezikleridir. Bunlar, firavunların emirleri altında esir kalmaya sevdalı olanlardır..

Dünya bir imtihanlar salonu; yol uzun, firavunlar pusuda. Firavunlara başkaldırmazsak boğuluruz içtiğimiz suda!

Firavunlara başkaldırmayan hep ezik kaldı. Meydanları milyonlar doldursa da firavunlara başkaldıramayan kendini haktan, hukuktan çaldı. Kur'an-ı Kerim, Yahudi savaş ateşini yaktığında onu Allah'ın söndüreceğini haber veriyor.

"Bir de Yahudiler, 'Allah'ın eli bağlıdır' dediler. Söylediklerinden ötürü kendi elleri bağlansın ve lânete uğrasınlar! Hayır, O'nun iki eli de açıktır, dilediği gibi verir. Andolsun, sana Rabbinden indirilen (Kur'an) onlardan birçoğunun azgınlık ve küfrünü artıracaktır. Biz onların arasına kıyamete kadar düşmanlık ve kin saldık. Her ne zaman savaş için bir ateş yakmışlarsa, Allah onu söndürmüştür. Onlar yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışırlar. Allah, bozguncuları sevmez."