Kıbrıs'ı bize kazandıran ve köylere kadar yol yaptıranları astınız!

Kıbrıs'ı bize kazandıran ve köylere kadar yol yaptıranları astınız!

MUSTAFA ARMAĞAN

Bu ülkede 10 yıl Başbakanlık yapmış olan Adnan Menderes halk ile devlet arasındaki bağı tekrar kuran öncü siyasetçidir.

27 yıl süren CHP iktidarının ardından Türkiye'nin ekonomik ve sınaî kalkınmasına ve halka insanca muamele edilmesine yönelik ilk cesurca adımların atıldığı DP'nin kadrosu yalnız Yassıada ve idamlarla değil, başardıkları 'devrim'le hatırlanmalıdır. Bir 'devrim' ki cuntanın kanlı darbesiyle durdurulabilmiştir.

Darbeye saatler kala Eskişehir'de hâlâ iki ilkokulun temelini atmakla meşgul bulunan Menderes'e gel de hayran olma. Hayır, acımayın Menderes'e, bu yanlış, o hayran olunacak bir liderdi. Türkiye'yi Tek Parti karanlığından çıkarıp, "Büyük Türkiye" haline getirme mücadelesinin kahramanlarındandı.

Kıbrıs'ta bugün Türk askeri varsa bu başarı 1959'da Londra antlaşmasıyla garantörlük hakkımızı kabul ettiren Fatin Rüştü Zorlu sayesindedir ki o da darbe kurbanlarındandır.

Osman Şimşek adlı yedek subay anlatır. Ankara'dan Yeşilköy havaalanına getirilen Menderes, askeri bir uçakla Yassıada'ya nakledilecektir. Şöyle anlatır kısaca (tam metni Son Demokratlar adlı kitabımda):

"Uçağın içinde iki sıra halinde oturduk. Ben tam karşısına geçtim, gözlerine bakıyorum. O da benim sevecen bir şekilde baktığımı görünce konuşmaya başladı.

Bizim suçumuz nedir, biliyor musun, dedi.

Ben 'nedir' diye soramadım tabii ama meraklı gözlerle baktım. Uçağın gürültüsü arasında şunları söyledi:

Suçumuz bu millete insan olduğunu hatırlatmaktı."

Dün bir hatırat okurken 62 yıl önce geçmiş enteresan bir hatıraya vakıf oldum.

Adalet Partisi'nde Süleyman Demirel ile liderliğe oynayan ve kaybeden Dr. Sadettin Bilgiç anlatsın, biz hem halkın gözünde Menderes'in kıymetini hem de Anadolu irfanı denilen şeyin ne olduğunu öğrenelim. Okuyoruz:

"AP Genel İdare Kurulu, partiye gelir sağlamak amacıyla 1962 yılında bir piyango düzenlenmişti. (…) Hem 1963 yerel seçimlerinin hazırlıklarını incelemek, hem de piyango ile ilgili durumu öğrenmek için, Adana Milletvekili Ali Bozdoğanoğlu'nun özel otomobili ile Ankara'dan hareket ederek, Nevşehir, Kırşehir, Kayseri, Yozgat, Çorum ve Samsun illerine gidecektik. Ankara'dan çıkarak önce Nevşehir'e ve Kırşehir'e uğradık, oradan Kayseri'ye geçtik. Gerekli temaslarımızı yaptık ve hapisaneyi ziyaret ettik.

Yolumuza devam ederek, Yozgat'a gitmek üzere sabah saatlerinde Erkilet'te (…) bir köye geldik. Ondan sonra yol devam etmiyordu.

Köyün girişinde 55-60 yaşlarında bir vatandaş, kaput gömlek, kaput don, başında bir takke, boynunda bir çevre, yalın ayak, bir çift öküzle düven sürüyordu. "Ağa, emmi, efendi" diye arabadan inip seslenmemize rağmen bize bakmıyordu ve cevap vermiyordu. Sonunda ısrarımıza dayanamadı: