Çin-Pakistan- Afganistan üçgeni-2

Taliban'ın 15 Ağustos 2021'de Afganistan'da iktidarı ele geçirmesinden beri, Çin'in çekinceleri olsa da Taliban'a karşı pragmatik yaklaşımları mevcut.

Çin, Afganistan'ın yeninden inşasında ve siyasî uyum konularında ilk hareket eden ülke oldu. Çin bu kapsamda "Afganistan'a insanî yardımı sağlayan, büyük yatırım anlaşmaları imzalayan, Kabil'e büyükelçi atayan" ilk aktör ünvanına sahip. Ayrıca Pekin "Taliban büyükelçisini resmî olarak kabul eden" ilk başkent.

Çin zikredilen ilkleriyle kendisini, Taliban'ın önemli "iş ortağı, Afganistan'ın kalkınmasına ve yeniden inşasında" istekli görünüyor. Pekin böylece, Taliban rejiminin uluslararası siyasî meşruiyet kazanmasına yardımcı oluyor. Taliban Sözcüsü Bilal Karimi'nin Çin'e resmî törenle büyükelçi atanması da Pekin'in Taliban'ı "de jure" yani resmen tanıdığı anlamına geliyor. Birde Pekin, Afganistan'daki rejimin yararına BM Güvenlik Konseyi'nde veto yetkisini de kullanıyor.

Ancak Çin'in "Taliban'ın terörle mücadele etmesi gerektiği" beklentisi biliniyor. Taliban'la çekincelerle, işbirliğiyle ve beklentilerle dolu ilişkileri, Çin'in "topraklarını silahlı sözde İslamî grupların etkilerinden ve ayrılıkçı hareketlerden yalıtmaya yönelik profilaktik ve risk azaltıcı stratejik" çıkarlarından kaynaklandığı kuvvetle muhtemeldir. Çin'in "hastalık meydana gelmeden hastalığın önlenmesi" şeklinde tarif edilen Profilaktik stratejisi "Taliban'la aşırıcı ve ayrılıkçı hareketlerle mücadele işbirliği için insanî yardım, kalkınma projeleri, afet yardımı, ticaret, yatırımlar, eğitim vb." ekonomik politikaları kapsıyor.

Bununla birlikte Çin'in Taliban'a yaklaşımında "Müslüman Uygur Türkleri'nin mücadele unsuru Doğu Türkistan İslami Hareketi (DTİH)'nin sonraki adı Türkistan İslam Partisi (TİP)'ne mensup olanları kontrol edebileceği" beklentisi de mevcut. Her ne kadar ABD'nin, DTİHTİP'i 2020'de terör listesinden çıkarmış olması, Çin için pek önemli değil. Çünkü Pekin yönetimi, Müslüman Uygur Türkleri'ne karşı "terörizm, aşırıcılık ve ayrılıkçılık" söylemleriyle "Komünist Parti'nin Sincan'daki yönetimini güçlendirmeye çalışıyor". Ayrıca Taliban'ın, diğer unsurların "Çin'in çıkarlarını sabote etmek için Afganistan topraklarını kullanmasına müsaade etmeyecekleri" hakkında güvenceler verdiği ileri sürülüyor. Ancak Afganistan'ın gerçekleriyle uyumlu olmayan bu güvencelerin sözde kaldığı da başka bir iddia.

Çin açısından önem arz eden Afganistan'ın "Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru ve İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'na bağlanması"nda henüz ciddi ilerleme kaydedilemedi. Çin'in ekonomik anlaşmalarındaki projelerde gecikmeler ve zorluklar yaşandığı belirtiliyor.