Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline, ABD ve AB gibi başlıca Batılı aktörlerin verdiği karşılık ciddi manadaki yaptırımlar oldu.Tabi ki yaptırımlar, Rusya için savaşın maliyetini arttırıyor. Ancak yaptırımlar, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i şu an için geri çekilmeye veya savaşı sonlandırmaya ikna etmiş değil. Yine de yaptırımlar, savaşı engelleyemese de sona ermesinde etkili olacağı ümit ediliyor. Yaptırımlar Rusya üzerinde etkisini hissettirdikçe, Putin yönetiminin muhtelif tedbirleri alacağı düşünülüyor. Muhtemel bir barış görüşmesinde, yaptırımların diplomasi masasında gündeme geleceği aşikârdır. Çünkü potansiyel caydırıcılık unsuru şeklinde değerlendiriliyor. Rus ordusunun yavaş ilerlemesinde lojistik sorunu yaşadığı ve askerî araçların eski olduğuna dair eleştiriler yöneltiliyor. Kremlin'in bu eleştirileri dikkat alarak orduda yeniden bir yapılanmaya gidebileceği de söz konusu. Her şeye rağmen Ukrayna karşısında Rus ordusunun, savaşı sürdürebilme potansiyeline sahip olduğu anlaşılıyor. Bununla birlikte Rusya'nın hedefine varmadan savaşı sona erdirmeyeceği de ihtimaller arasında. Rusya "Kiev'deki hükümeti deviremez ve Ukrayna halkının direnişini kıramazsa" yaptırımlarla ilgili asıl hesaplaşmayı kendi iç siyasetinde ve toplumuyla yapacağına ihtimal veriliyor. Rusya'da hâl-i hazırda savaş karşıtlarının tutuklanması ve vatan haini edilecekleri haberleri yayınlanıyor. Putin'in, zikredilen haberlerin hemen ardından, stadyumda halka hitap etmesi ise yaptırımlardan etkilenen tebâsı için toplumsal konsolidasyon propagandası olarak yorumlanıyor. Birde yaptırımların, Rus halkı ile savaş karşıtlığı üzerinden ahlakî zemini sağladığı vurgulanıyor. Diğer taraftan Çin'in, Rusya'ya Batı yaptırımları karşısında destek vermesi durumunda, Moskova'nın planlarında revizyona gidebileceği muhtemeldir. ABD Başkanı Joe Biden'ın 18 Mart 2022'de Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'le yaptığı video konferans görüşmesi önem arz ediyor. Çünkü Biden'ın görüşmede, Xi'ye "Rusya'ya maddi yardımda bulunmaları halinde sonuçlarının ne olacağı" üzerinde durduğu bildiriliyor. Dolayısıyla ABD'nin bu husustaki çekincesi ortaya çıkıyor. Yaptırımların aynı zamanda Rusya'yı Çin'e daha bağımlı hâle getireceği ve Rusya'yı giderek Rusya-Çin ittifakına daha çok yaklaştıracağı kaydediliyor. Böyle bir gelişmenin ham madde, petrol ve doğal gaz gibi enerjiye ihtiyaç duyan Çin'i, Rusya'nın kaynaklarından yararlanmasını sağlayacaktır. İki ülke arasındaki etkileşimin Çin'in