Rusya'nın Ukrayna'yı işgali devam ederken, gelişmeler yeni değerlendirmeleri de beraberinde getiriyor.Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky son açıklamasında "destek için yabancı savaşçıları beklediklerini ve hâlen 16.000 yabancı savaşçının Ukrayna'da Rusya'ya karşı savaştığını" ileri sürmüştü. Böylece ortada bir vekâlet savaşının da önünün açıldığı ve ikinci bir Afganistan örneği ile Rusya'nın askerî anlamda zayıflatılacağına ihtimal veriliyor (Yeni Asya, 05.03.2022, Rusya'nın Ukrayna'yı İşgalinde Gelişmeler-2). Hatta bir grup Çeçen savaşçının Rusya'nın yanında, Ukrayna karşısında operasyonlara katılmasını buna delil gösterenler de var. Birde savaştan önce Rusya'nın kontrolündeki, Ukrayna'nın Donbas ve Luhansk şehirlerine Rus şirketi "Wagner'in paralı askerlerinin konuşlandırıldığı" iddia edilmişti (Yeni Asya, 19.02.2022, Rusya-Ukrayna Krizinde Son Durum). Ancak şimdiden ikinci Afganistan örneğini vermek için erken bir dönemdeyiz. Bununla birlikte Ukrayna'da bir "iç savaş çıkacak" beklentisi içerisinde yorum yapanlarda yanılmış durumda. Çünkü iç savaş, o ülkenin kendi sınırları içerisinde farklı unsurlar arasında yapılan silâhlı mücadeledir. İç savaş iddiasının ise, Ukrayna'daki yönetimi iktidardan uzaklaştırmak ve Rusya'nın kendi uydusu niteliğinde bir hükümet kurmak üzere, Moskova tarafından ortaya atıldığı ileri sürülüyor. Şu anda Ukrayna'da iç savaş gibi bir gelişme söz konusu değil. İç savaş iddiasının tam tersine, Ukraynalılar, Rus işgaline karşı direnişte yer alarak ülkelerini savunuyorlar. Savaştan önce Rus ordusunun kara gücünün tahminen yüzde 65'ini Ukrayna sınırına konuşlandırdığı belirtiliyor. Rusya'nın bu güçlerinin yaklaşık yüzde 40 veya 45'i ile savaşa katıldığı bildiriliyor. Dolayısıyla Rusya, zikredilen gücünün yüzde 20 veya 25'ini ve ağır silâhlarını henüz kullanmış değil. Rusya'nın ağır silâhlarını kullanmamasında, savaşın getireceği maliyetle ilişkilendiriliyor. Ancak bu ihtimal, Rusya'nın ilerleyen günlerde taktik değiştirerek ağır silah kullanmayacağı anlamına da gelmiyor. Ukrayna'da Rusya'nın ilerlemesi sürerken; AB, ABD ve NATO üyeleri başta olmak üzere Batılı aktörler de ağırlıkta ekonomik yaptırım kararları alıyorlar. Elbette yaptırımlar, Rusya'yı olumsuz etkiliyor. Buna ek olarak Batılı aktörlerin ekonomik tedbirleri ile Rusya'nın askerî ilerleyişi muhtemel bir müzakere masasında kullanılacak argümanlardır. Ancak tam bu vartada Rusya-Ukrayna arasındaki sorunun çözümünde barış mı hedefleniyor. Ya da devam etmekte olan savaşın yönetilmesi mi gibi soruların müzakerelerin temelini teşkil