Güney Afrika, Gazze'yi neden destekliyor

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten beri Gazze'yi işgali sürüyor. Birçok uluslararası aktörden Tel-Aviv'e tepki, eleştiri, arabuluculuk gibi argümanlar yöneltildi. Ancak bunlardan en önemlisi belki de Güney Afrika Cumhuriyeti'nin girişimidir.

Güney Afrika, İsrail hakkında "insanlığa karşı işlediği suçlardan ve savaş hukukunu ihlal ettiği" gerekçesiyle, Hollanda'daki La Haye Uluslararası Adalet Divanı'na (UAD) başvurdu. UAD'nın diğer adı "Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) şeklinde de kaynaklarda geçmektedir" (Günal Kurşun, "101 Soruda UCM", İnsan Hakları Gündemi Derneği, Ankara, 2011).

Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı'nın 2003'te Turhan Kitabevi'nden yayınlanan "Uluslararası Hukuk" kitabının 470. sayfasında, UAD'nın kuruluşunun 1899 ve 1907'deki La Haye Sürekli Hakemlik Mahkemesi Sözleşmeleri'ne dayandığı belirtiliyor. Birde UAD kurumsal gelişimini Milletler Cemiyeti, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı, BM ve uluslararası yargılamalarla gösterdi. Kararları bağlayıcı UADUCM'nin yargılama konuları "soykırım suçu, insanlığa karşı işlenen suçlar, savaş suçu ve saldırı suçu" olarak sıralanıyor (Hacı Sarıgüzel, "Uluslararası Ceza Mahkemesi" Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi, Sayı 3, Sayfa 230-273, Yıl 2013).

Araplar arasında millî ve İslam dünyasında mukaddes değerdeki Kudüs'ün konuşlandığı Filistin son üç aydır Gazze'nin işgaliyle gündemde. Meselenin insanî boyutu çok daha önemli. Güney Afrika'nın İsrail'i UAD'ye vermesi, Müslüman ülkeler için düşündürücü olsa gerek.

Hatta Güney Afrika'da 1488'de Ümit Burnu'nun keşfedilmesiyle bölgeye yerleşen Yahudiler'in varlığı bugün 250 bine ulaşmış durumda. Ciddi miktarda Yahudi nüfusa sahip Güney Afrika'nın İsrail'i UAD'ye şikayet etmesinin arkasında başlıca birkaç neden var.

Birincisi 1948'den 1994'e kadar yıllarca yerlilere "Apartheid Rejimi ayrılık" politikasını devlet eliyle uygulayan İngiltere sömürgesi Güney Afrika'da, azınlık beyazların yerlilere ırkçı ayrımcılığı sistematik hâle gelmesidir. Apartheid sadece ırkçı ayrımcılık değil, aynı zamanda hak ve özgürlükler ile ekonomik anlamda bölgede sömürü düzeni kurmuştu. Apartheid'ın tarihi 17. yüzyıla kadar Hollanda ve sonrasında İngiltere'nin Güney Afrika'da uyguladığı sömürge siyasetine dayanmaktadır. Dolayısıyla Apartheid'ı yaşamış Güney Afrika, FilistinGazzeliler'in yaşadıkları İsrail işgaliyle vicdanî bir benzerlik kurmaktadır.

İkincisi, yakınları İsrail'in Gazze'deki saldırılarında ölen Güney Afrikalılar'ın tüm müracaatlarına rağmen, İsrail'in Cape Town Büyükelçiliği'nden gerekli bilgiyi alamamalarıdır.