AB'nin güvenliği Ukrayna'ya mı bağlı

AB'nin 14-15 Aralık 2023 tarihli Avrupa Konseyi toplantısında Ukrayna ve Moldova'yla AB üyelik müzakerelerinin başlatılması ile Gürcistan'a aday ülke statüsü verilmesi kararları alındı.

Savaşın başlangıcında Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna için "bizden biri" demişti. Şimdi "bizden biri" Ukrayna'nın, AB üyelik sürecinde hızlı bir adım daha ilerle(til)mesi sağlandı. Daha önce Ukrayna'ya Haziran 2022'de aday ülke statüsü verilmişti.

Elbette Rusya'nın işgali, Ukrayna'nın AB üyelik sürecinde doğal olmayan bir şekilde yol kat etmesine yol açtı. Her ne kadar Ukrayna'nın AB üyelik süreci hızlı ilerlese de, Ukrayna'nın AB entegrasyonunun ne oranda başarılı olacağı hususunda çekinceler mevcut.

Yalnızca Rusya işgali ve "bizden biri" olması, ilgili kriterler açısından yeterli olmasa gerek. Ancak bazı çevreler AB'nin, Ukrayna'nın işgalinde Rusya'ya karşı aldığı pozisyonda güvenlik, enerji tedariki, gıda sevkiyatı başta olmak üzere birçok konuda karar alma mekanizmalarının hızlı işletmesine imkan verdiğini iddia ediyorlar.

AB'nin Ukrayna'ya verdiği ekonomik, askerî ve siyasî yardımlar hâlen Avrupa kamuoyunda muhtelif oranlarda destekleniyor. Ancak savaşın daha da uzamasıyla birlikte, bu desteğin sürdürülebilirliği de tartışma konusu olacağa benziyor. Çünkü Avrupa kamuoyunda, Ukrayna'ya yönelik destek azalırsa, Kiev'in AB üyelik sürecinde de yavaşlama olması muhtemeldir.

NATO'nun Finlandiya ve İsveç'i de üyeliğe kabul ederek Avrupa'da genişlemesinin ardından, Ukrayna'nın AB üyelik sürecinin başlamasıyla da AB'nin genişleme sürecine girdiği görülüyor.

Böylece AB kendi güvenliğini sağlamak için Ukrayna'ya genişlemenin arayışında. Birde AB güvenlik açısından NATO ve ABD gibi Transatlantik bağlarını sürdürüyor. Başka bir ifadeyle "ortak güvenlik" amacındaki AB, hâlen kendi güvenliğini tek başına sağlayabilen bir aktör olgunluğunu tam olarak ispatlayabilmiş değil. Bu durum aynı zamanda "ortak dış politika" hedefinin de tam olarak çalıştırılamamasına sebep oluyor.

Batılı aktörler, Ukrayna'nın AB üyelik sürecinin başlamasını, Rusya'ya karşı siyasî argüman biçiminde kullanacaklardır. Rusya'nın bu yeni argümana nasıl tavır alacağı ise merak ediliyor.