Siyasetin Asli Seçeneği: MİLLİ GÖRÜŞ - I -

Müslümanların çağla olan irtibatının kaybolmasından sonra genel anlamda bir arayış içerisine girmişlerdir. Osmanlı'nın "geri kalmışlık" sendromuyla yaptığı çabalar tarihin bir gerçeği olarak karşımızda durmakta. Askeri alanda başlayan modernleşme çabaları başka alanları da kapsayacak şekilde devam etmiştir. Modernleşme çabaları, Tanzimat ve Islahat gibi açılımlar, Osmanlı fikir dünyasında kurtuluş ideolojilerinin doğmasına neden olmuştur. O dönemde ortaya çıkan dört temel akım mevcuttur. Bunlar, Osmanlıcılık, İslamcılık, Türkçülük ve Batıcılık. II. Meşrutiyet'in ilanı, Balkan Savaşları ve 1. Cihan Harbi gibi olayların akabinde Osmanlıcılık ve İslamcılık fikirleri etkinliğini kaybetmiştir. İstiklal Mücadelesi sonrasında kurulan Cumhuriyet, Türkçülük ve Batıcılık ekseninde bir siyaset izlemiştir. Türkiye Cumhuriyeti, geçmişle olan bağlarını güçlü tutmayarak hatta yok sayarak yeni fikri yapısını içselleştirmeyi amaçlamıştır. Dini referans alan politikalardan kendini uzaklaştırmış, yerine laik ve modern bir ulus inşa etmeyi amaçlamıştır. Ulus inşa etme projesini gerçekleştirebilmek için Türkçülük akımından, muasır medeniyet seviyesine ulaşabilmek arzusuyla yapılan devrimlerin yerleşmesinde ise Batıcılık akımından olabildiğince faydalanmıştır. pushfn('ads'); Ulus devlet olma süreci, tek parti döneminin bir projesi olarak katı bir şekilde yürütülmüştür. Bu dönemde dayatılan bazı uygulamalar, yapılan dönüşüm çabaları daha sonraki siyasi tarihi de etkileyecek izler bırakmıştır. Çok partili hayata geçilmesiyle birlikte siyasetin iki eğilim üzerinden yürüdüğünü görüyoruz. Ama 1960 Anayasasından sonra oluşan siyasi atmosferde ise dört ana eğilim göze çarpıyor. Halkın büyük çoğunluğunu etkisi altında tutan, siyasi yelpazenin merkezini büyük oranda temsil eden, halkın rehavetini artırarak sisteme muhalif bir duruş sergilemesini engelleyen sağ-muhafazakâr çizgi bunlardan en önemlisidir. Bu çizginin temel özelliği, halk ile egemen güçler arasındaki çatışmanın, egemen güçler lehine halkın rehavetini artıran ikiyüzlü siyaset anlayışıdır. Sağ siyaset, egemen güçlerin politikasını uygulamakta sakınca görmezken, halkın da hoşuna gidecek popülist politikalar yürütmeyi ihmal etmemiştir. İkinci eğilim Türkiye Devleti'nin inşasında söz sahibi olmuş, Batılılaşma projesinin motor görevini görmüş, halkı tepeden inmeci, jakoben