Kimlik, öteki ve ötekileştirme

Allah tüm canlıları farklı özelliklerde yaratmış ve ona göre bir yaşam alanı sunmuştur. Bitkileri hayvanlardan, hayvanları insanlardan ayıran temel farklılıklar vardır. Bu farklılıkların mahiyeti canlılar arasında bir hiyerarşi ortaya çıkarmıştır. Bazı canlıların hareket edememesi, ses çıkaramaması; bazı canlıların ses çıkarabilme ve idrak edebilmelerine karşın akıl ve düşünceden mahrum olması; bazı canlıların ise akıl ve düşünce yeteneğiyle birlikte bazı sorumlulukları üzerine alması bu hiyerarşiyi tesis etmiştir. Elbette bunu dikey bir hiyerarşi olarak göremeyiz. Ancak haklar ve sorumluluklar çerçevesinde oluşan yatay bir hiyerarşiden bahsedebiliriz. Canlı türleri arasında gördüğümüz farklılık gibi insanların kendi aralarında da farklılık vardır. Bu farklılıklar belki de dünyayı yaşanabilir kılan bir sistemin varlığını doğuruyor. Farklı kabiliyetlerin, farklı fiziki, sosyal ve psikolojik özelliklerin olması toplumsal bütünlüğün varlığını ve ahengini sağlıyor diyebiliriz. Sadece aynı coğrafyayı paylaşan insanların farklılığından doğan bir ahenkten de bahsetmiyoruz. Farklı coğrafyaların birbirini tamamlaması da dünyayı yaşanabilir kılmaktadır. Farklılıklara bu pencereden baktığımızda daha çok anlam kazandığını göreceğiz. pushfn('ads'); Her insanın dünyaya gelirken seçme şansı olmadığı bazı aidiyetleri vardır. Bir de sonradan tercihen değiştirebileceği aidiyetlerden söz edebiliriz. Bu da kişinin önemli sorgulamalar yapmasını ve kendisini sahip olduğu aidiyetten soyutlamasını gerektiren zor bir tercihtir. Kişi etnik bağını seçme ve değiştirme şansı yokken inanç sistemini sonradan değiştirme şansına sahiptir. Ama toplumsal yapı içerisinde bunun ne kadar zor olduğunu da kabul etmeliyiz. İnsanı iradi varlık olduğu sürece mesul görmemiz gerektiğine göre zorunlu aidiyetler üzerinden insanlar hakkında yorum yapamayız. Bu açıklamalar çerçevesinde kimlik ve öteki gibi kavramların hayatımızda yer almasını sorunlu olarak kabul edemeyiz. Sorun kimliğe duyulan aidiyet veya ötekinin farklılığı değildir. Sorun kimliğe yüklenen anlamın aidiyet sınırlarını aşması ve öteki olana yüklenen olumsuz anlamlardır. Kimlik, insanların yaşadığı coğrafyada aidiyet duygusunun tezahürü olarak, farklılığını muhafaza