Bayramların imkânı

Ramazan ayını tamamlayıp bayrama ulaşmak nasip oldu. Bayramlar Müslümanlar için özel bir yeri olan zaman dilimini ifade ediyor. Günümüz için bayramların oturduğu yerin farklılaştığını görebiliyoruz. Bayramlarımızın kutlanış biçimine yapılan eleştiriler "nerde ah o eski bayramlar" mottosunda yürütülüyor. Bunu bir özlem olarak ya da sitem olarak değerlendirebiliriz ama değişimin varlığını kabul etmek zorundayız. Müslümanların dünyayla olan ilişkisindeki değişime paralel olarak bayramları kutlayış biçiminin de değiştiği bir gerçek. Hepimizin malumu olduğu üzere modern hayatın yaşam biçimi, tüketim, konfor, haz ve eğlence üzerine kuruludur. Bu yaşam tarzına göre belirlenmiş bir hayat sunumu var. Kutsallık modern yaşamın belirleyicisi olmaktan çıkmıştır. Bunu normal hayatın akışıyla sınırlamamak gerekir, kutsal kabul ettiğimiz zaman ve mekânlar için bile bu böyledir. pushfn('ads'); Netice itibariyle yaşanan zamanlar, modern dünyanın bize sunduğu cazibeli hayatın belirleyiciliğinde şekilleniyor. Günümüzde maalesef Müslümanların anlam dünyasında çok derin manaları ihtiva eden bayramlar da bu şekillenmenin etkisinde kalmıştır. Bayramların insan davranışlarına yön veren ahlaki bir kıvamı olduğu gibi zamanı kullanış biçimini de belirlediği malum. Bu açıdan düşündüğümüzde günümüzde bayramlar tatil ve eğlencenin bir parçası, özel bir zamanı olarak algılanmaya başlamıştır. Bu yüzden bayram tatillerinde insanların yer değiştirme istikameti ve şekli de bu algılama biçimine göre belirleniyor. Bir de bayramların insan davranışlarını etkileyen ahlâki kıvamından bahsettik. Bayramlar kötülükleri unutmanın, iyilikleri hatırlamanın, kırgınlıkları yok etmenin, gönül mesafelerini kapatmanın bir vesilesidir. Her ne kadar eski bayramlar özlemle, yeni bayramlar sitemle anılıyor olsa da günümüzde de bayramları bu açıdan fırsata dönüştürebiliriz. İnsanlar arasındaki ilişkinin koptuğu, anlayışsızlığın ve nezaketin kaybolduğu bu zamanlarda bayramlar bir imkân olarak karşımızda durmaktadır. pushfn('ads'); Son günlerde ülkemizde yaşadığımız durumlar malum. Ekonomik kriz bir taraftan, kutuplaştırıcı siyasetin getirdiği kamplaşma bir taraftan