Bazen biriyle tanışırsınız kapı kapıyı açar misali o tanışıklık yeni arkadaşlıklara, dostluklara vesile olur. Yaz başında Fethiye'de gittiğim Girida Port Balık Restoran'ın sahibi, kasabanın en eski balıkçı ailelerinden birine mensup Taner Aydın işte tam da böyle biri.
Onun sayesinde Fethiye'yi farklı yönleriyle tanıdım, birbirinden özel insanlarla tanıştım. Bu isimlerin başında da Ünal Toprak geliyor...
İncili Gastronomi Rehberi projemiz için Fethiye'de olduğumuz günlerde Taner Bey'in önerisiyle Ece Saray Marina Resort'ta konaklıyoruz. Denizin hemen yanı başında, üstünde huzurlu ve zarif bir otel.
Bir oteli anlamak için odalar kadar kahvaltısı, servisi de iyi bir ölçüttür. Sade, yalın, gereksiz kalabalığın olmadığı ama ürün kalitesinin yüksek bir büfe hazırlanmış. Genç dinamik bir ekip çay ve kahve servisi yapıyor.
Her şey olağan ama tezgâhın arkasında bir yandan servis ekibini kontrol ederken bir yandan konuklarla ilgilenen, hatta sıkıştıklarını hissettiği anda ekibe destek olan, klasik hikâye diliyle 'tam bir beyefendi'ye gözüme çarpıyor.
Acaba'lar aklımdan geçse de tam olarak ne iş yaptığını anlayamıyorum. Kahvaltının sonuna doğru yine bir tesadüf otelde karşılaştığımız ortak bir tanıdığımız bizi otelin genel müdürü diyerek Ünal Toprak'la tanıştırıyor.
Konakladığımız dört gün boyunca gastronomiden turizme, siyasetten sanata birçok konuda sohbet etmemize, bizi genç yaşında restoran işletmeciliğine soyunan ve kente artı değer katan modern mekanlar açan Meryem Başer Kafaoğlu gibi isimlerle bir araya getirmesine karşın kendisi hakkında pek bir şey anlatmıyor.
En kısa sürede görüşmek üzere diye ayrılırken işte benim yaşam yolculuğum diyerek 50 yılık mesleği onuruna yazdığı "Küçük Duygularım" adlı kitabını veriyor.
BİR YAŞAM ÖZETİ
Aslında bu kitap bir yaşam öyküsü değil. "Her yaşam bir hikâye, insansız da hikâye olmuyor" diyen Ünal Bey yaşamına dokunan, kendine katkısı olduğunu düşündüğü isimlere yer vermiş.
Bir Kadir Gecesi, İstanbul'da doğmuş. Dördüncü sınıfa dek Kumkapı'da Tevfik Kut İlkokulu'nda okumuş. 1966 yılının aralık ayında amcası Remzi Toprak'ın isteğiyle tüm aile Sirkeci'den kalkan burunlu Scania Vabis otobüsüyle Antalya'ya göç etmiş.
Orta ve lise eğitimini bitirene dek yaz aylarında, gitme nedenleri olan amcasının kurduğu soğutma atölyesinde çalışmış. Üniversite eğitimini yine amcasının önerisiyle Ege Üniversitesi İşletme Fakültesi Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünde yapmış.
Üniversite yıllarına 'yaşam tutkum' dediği basketbol, sanat ve yabancı dil öğrenme eşlik etmiş. Yurtiçinde ve dışında gittiği kurslarda Fransızca, Almanca ve İngilizcesini ilerletmiş.
Ve 1979 yılında "bugünlerimi borçlu olduğum" dediği amcasının otelle olan iş ilişkileri sayesinde Koç Grubu yatırımı olan Talya, o zamanki adıyla Büyük Antalya Oteli'nin resepsiyonunda çalışmaya başlamış.
11 yıl görev yaptığı otelde Koç Holding Kurucu Başkanı, yaşamımın en büyük ödülü dediği Vehbi Koç ile tanışması, bol bol sohbet etme fırsatı bulduğu sabah yürüyüşleri yaşamının en kıymetli anları olmuş. Tesise konuk gelen Vitali ve Kathy Hakko, Sakıp Sabancı gibi iş dünyasının duayenleriyle görüşme fırsatı bulmuş. Yine bu sıralarda yeni mezun Diş Hekimi Sevinç Hanım'la tanışıp evlenmiş.
MESLEĞİN KALFALIĞINDAN ÜST DÜZEY YÖNETİCİLİĞE
1990 yılında eşi ve üç valizle Marmaris'e gelip ve Marmaris Altınyunus'un Koç Holding'e geçmesinin ardından yeni bir marka olarak Mares'e dönüşme sürecini yönetmiş.
Devre mülk misafirleri de olan tesiste Kültür Eğitim Kurumları kurucusu sektörün duayeni Fahamettin Akıngüç, Ayhan Şahenk gibi isimlerle yaptığı uzun sohbetler de unutulmazları arasına girmiş.
Sanat etkinlikleri, konserler, çocukluktan yetişkinliğe yürüyenler için yaz okulları, sivil toplum çalışmalarıyla dolu dolu bir 14 yıl geçirmiş. Ancak her güzel şey gibi bu dönem de yeni bir atanmayla sona ermiş.

6