Tahiri Mutlu'nun taziyesi

Tahiri Mutlu, Afyon Cezaevinde iken hanımının vefat haberini alır.Yirmi beş yıllık hayat arkadaşı Hatice Hanım'ın cenazesine dahi katılamaz. Tahiri Mutlu hüznünü başka bir koğuşta kalan Bediüzzaman Hazretlerine bir mektupla bildirir ve dua talebinde bulunur. Mektubunda "Çok muhterem, müşfik üstadım, efendim hazretleri, kemali tazim ve hürmetle ellerinizden öperek bu mübarek günlerde duanızı bekleriz. Bu gün memleketten Abdullah Çavuş kardeşimizden aldığımız mektupta küçük Medrese-i Nuriye'nin âcize talebelerinden refikam Hatice'nin dar-ı faniden veda ile ebedi hayata kavuştuğu anlaşılmış olduğundan haşa bir şikâyet değil- keyfiyetten muhterem ve müşfik üstadımı haberdar ederek mübarek dualarına dâhil olması için bu mektubumu affınıza sığınarak yazmaya cesaret eyledim. Bu hususta Risale-i Nur'un on yedinci mektubu bize her cihette teselliye kâfidir. Risale-i Nuru inayet-i ilahi ile telif eden zat-ı faziletmeab Üstadımız Hazretlerinden Cenabı Hak had ve hudutsuz razı olsun. Âmin, âmin, âmin. Tekrar ellerinizden öperek duanızı bekleyen kusurlu biçare talebeniz Tahiri." diye yazar. Bediüzzaman Hazretleri Tahiri Mutlu'nun göndermiş olduğu mektubun altına "Kardeşim, bu merhume Hatice evlatlarıyla beraber nurun has ve halis şakirtlerindendir. Ben onu hemşirem Hanım'la beraber daima duama dâhil etmeye karar verdim. Siz dahi dualarınıza hususi bir surette bu mübarek aylarda dâhil ederiz"