100 bin inlinin 100 bin nüfuslu Mikronezya adasını işgali, iştah ve sefayla sürüyordu. Meydanlara, sokaklara ve hatta Betonit Saray bahçesine yayılan inli askerler, sabahtan akşama yiyip içiyor; tayınları bitince de buldukları her tür haşarattan soteler, çimden ottan çorbalar yapıyorlardı.
Bazıları, yoksul Mikron mutfağının birkaç spesyalitesine de takmıştı. Özellikle Mikron usulü tempuralar çok hoşlarına gidiyor ancak yapmayı beceremiyorlardı. ünkü Mikronezya'da baharat yerine kullanılan metamfetamin tozundan habersizdiler.
Ayıboğan Potin, mimarı olduğu işgalin tatile dönüştüğünü fark edince makamdaş yoldaşı Cin Sek Sake'yi arayıp olaya biraz ciddiyet ve şiddet katmasını rica etti. in gizli istihbaratı MSS derhal devreye girdi, sokaklardan rasgele üç Mikron derdest edilip işkenceye alındı.
Şansa bakın ki aralarında, Mikronezya'nın en bedbaht yoldaşı çünkü Muktedir Makropiç'in dayaklık damadı Embesil Şamarov da vardı. Kadersiz Embesil, tebdili kıyafetle metresine giderken kurban arayan in polisine denk gelmişti.
MSS'in salt ahaliye korku salmak için derdest ettiği üç kurban ayrı hücrelere kapatılıp üçüne de Mikron usulü kabak tempuranın bulamacına ne konulduğu soruldu.
En yoksul birinci tutsak, kabak nedir bilmiyordu, işkenceye bir hafta dayandıktan sonra infaz edildi. İkincisi tempurayı anlamamıştı ki tarifi versin. O da iki hafta dayanıp infaz edildi.