Yokluk ve kıtlık bilinci

Geçtiğimiz hafta, üzerinden bir yıl geçen deprem gerçeğini yeniden yadettik. Kayıplarımızı, yaşadıklarımızı düşündük ve o günleri yeniden hissettik. Ben deprem bölgesinde yaşadığım deneyimleri pek çok kanalda anlattım ama bir kez daha altını çizmek istiyorum. Hayatta her şeye sahip olduğunu düşünen bir babanın bir çorbaya muhtaç olduğu günü, ailesine bir dilim ekmek bulmak için sokaklara dökülenleri, geceyi gündüze bağlayan saniyelerde ailesindeki herkesi kaybedenleri, insanların yaşadığı şokları unutmak mümkün değil. Hepimizin hayatları değişti. Bunu bizzat yaşayanlar, orada bulunanlar kadar, deprem bölgesinde kaybı olmasa da uzaktan, "Ne yapabilirim" diye çırpınanlar da yaşadı. Hepimizin hayatları değişti. Elbette zaman su gibi akıyor ve felaketler sanki bir daha yaşanmayacak gibi geliyor. İnsan doğası gereği kendini acıdan, üzüntüden korumaya çalışıyor. Ama deprem bölgelerindeki insanların hâlâ yaraları sarılamadı. Toprağın kıymetini bilmeliyiz. Doğanın dengesini bozduğumuz her an, geleceğimizden çaldığımız andır. Doğa, yanlış yapılaşma ve doğaya uyumsuz, aykırı çevre düzeniyle sınandığında bizleri de yaşamlarımızla sınıyor. Deprem sonrası toprağın yeniden yapılanması üretimi de verimi de etkiliyor. Bunun bir adım sonrası kıtlık demek. Bunu asla unutmamalı. Deprem sonrası hasarlı tarım arazilerinde verimliliği artırmak için, bitki besleme ve gübreleme takviyesiyle toprak ve mahsülleri güçlendirilerek eski verimliliklerinin kazanılması sağlanmalıdır.

strong class"read-more-detail"Haberin Devamı

YOĞURTLU SUT KUZU KUREĞİ

Malzemeler (5 Porsiyon)

1.200 gr kemikli kuzu kol kurek (yumurta buyukluğunde doğranmış)