Adana sıcaktan kavrulurken, serinlik arayan binlerce kişi her yaz olduğu gibi yaylalara akın etti. Tekir, Kamışlı, Çamlıyayla Bu doğa harikası bölgeler bir anda küçük birer kasabaya dönüştü. Ancak nüfusla birlikte gelen sorunlar da çam ağaçlarının serinliğine gölge düşürüyor.
Özellikle Tekir Yaylası, neredeyse şehir merkezi kadar kalabalık.. Fakat kalabalığın olduğu yerde denetimin de sıkı olması gerekir. Peki, öyle mi gerçekten İşte tam da burada soru işaretleri başlıyor.
Yaz aylarında mantar gibi çoğalan fırınlar, kasaplar, unlu mamul üreticileri, dondurma ve tatlı satıcıları Bu işletmelerin bir kısmı denetimden geçiyor mu, geçmiyor mu belli değil. Zira bazıları o kadar rahat çalışıyor ki, ürünlerini güneş altında
Et Var, Sucuk Var... Denetim Nerede
Geçtiğimiz günlerde yaylalardaki gıda denetimsizliği üzerine bir yazı kaleme almıştım. Yaylalarda açıkta satılan ürünler, sağlıksız koşullarda üretilen gıdalar ve yeterince yapılmayan zabıta kontrolleri konusunu gündeme getirmiştik. Bu yazıdan sonra birçok kişi beni aradı. Özellikle bir noktanın altını çizdiler: Yaylalardaki et ve sucuk lokantaları.
Başta Tekir Yaylası olmak üzere, birçok noktada sucuk ve et üzerine çalışan lokantalar son yıllarda adeta çoğaldı. Lokantalara rağbet büyük, tamam. Esnaf çalışsın, para kazansın, buna kimse itiraz etmiyor. Ama mesele şu: Vatandaş ne yiyor, ne ödüyor, bilen var mı
Bazı lokantalarda kullanılan etin menşei belli değil. Sucuğun nasıl yapıldığı, nerede üretildiği, hangi şartlarda saklandığı meçhul.. Sağlık kurallarına ne kadar uyuluyor, çoğu zaman sadece tahminle anlaşılıyor. Açıkta bekleyen sucuklar, güneş altında kızarmış etler Bunları yaylada piknik havasıyla tüketen vatandaş, birkaç gün sonra hastanede bulabiliyor kendini.
Denetim Maalesef yok denecek kadar az. Pozantı Belediyesi'nin zabıta ekipleri mi denetleyecek, Adana Büyükşehir'in ekipleri mi, yoksa Tarım İl Müdürlüğü mü Bu soruların cevabı net değil ama sorun çok net: Denetim eksikliği, halk sağlığını tehdit ediyor.