Adana tarih yazdı

Soluk soluğa geçen bir seçim yarışı nihayet kazasız belasız, bir iki küçük olay dışında kavga gürültüsüz sonlandı.

CHP, sürpriz sayılabilecek bir sonuçla Türkiye'nin birinci partisi oldu.

En çok belediye başkanlıklarını kazanan, en yüksek oyu olan, oylarını en çok artıran parti oldu.

Türkiye'de oyları ve belediyeleri adeta sildi süpürdü.

Belki bu kadar büyük bir zaferi CHP Genel Başkanı Özgür Özel bile beklemiyordu.

Peki Adana için bu sonuçlar sürpriz sayılır mıydı

Bence değil.

Ben Adana'daki bu sonuçları sürpriz olarak saymıyorum.

Neden mi

Öncelikle Büyükşehir Belediyesinden başlarsak; Zeydan Karalar'ın 5 yılda gösterdiği performans gerçekten Adana'daki seçim başarısında birinci faktör olarak düşünüyorum.

Çünkü Zeydan Karalar, 4.5 milyar borçla aldıkları bir belediyeyi aradan geçen süre içinde düze çıkardı. Borcu 4'de bir oranında azalttı.

Belediyede mali disiplini sağladı.

Kendisine en az oy verilen uzak dağ köylerine, kırsala asfalt seferberliği yaptı.

Böylece , "Hizmette ayrım gözetmeyen başkan" algısı yarattı.

Şehir içinde çok ihtiyacı hissedilen alt geçitler yaparak trafik sorunu çözme konusunda kararlılığını gösterdi.

Elbette Adanalı bunlardan daha fazlasını bekliyordu ama borç içindeki bir belediyenin yaptığı bu hizmetler, Zeydan Karalar'ın hizmetteki kararlılığının ifadesiydi.

Açıkçası Zeydan Karalar, duruşu, konuşması ve tavırlarıyla hangi partiden olursa olsun Adanalılara güven veren "Dürüst başkan" imajını sergiledi.

Aynı zamanda da "Alternatifsiz" olduğunu gösterdi ki bu iddiamı ispat için şu söyleyebilirim:

Tüm ilçeler için çok sayıda aday çıkarken Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için Zeydan'ın karşısına kimse çıkmadı, çıkamadı!

Sonuçta Zeydan Karalar'ın büyük bir farkla seçimi alması kaçınılmaz oldu.

Çukurova ise zaten CHP'nin kalesi durumunda olduğundan, genç, enerjik ve yıpranmamış bir isim olan Emrah Kozay, başkan seçilirken zorlanmadı.

Kozay, parti tabanından geldiği için CHP'de Soner Çetin cephesini saymazsak bir sıkıntıya yol açmadı.

Sadece, Kozay'ın Seyhan'a; Oya Tekin'in ise Çukurova'ya aday gösterileceği düşünülüyordu ki, bunun tersinin gerçekleşmesinin de sonucu etkilemeyeceği hatta belki Seyhan'ın da daha rahat alınmasının önünü açacağı seçimden sonra anlaşıldı.

Seyhan'a gelince;

Sonucu en çok merak edilen ve seçimin en kıran kırana geçeceği söylenen ilçe, Seyhan'da Oya Tekin, beklentilerin çok üzerinde bir oy ile ipi göğüslemeyi başarırken, Türkiye'deki az sayıda kadın belediye başkanı olarak, tüm kadınlara ama özellikle de Seyhanlı kadınlara bu gururu yaşattı.

Parti tabanından, kadın kollarından gelen; Kadın Kolları Başkanlığı ve Milletvekilli Adaylığında dişiyle tırnağıyla çalışarak, köy köy, mahalle mahalle gezerek CHP tabanıyla çok sıkı ilişkiler kuran Oya Tekin'in bu çabası sonuçsuz kalmadı.

Geçen seçimde son anda sıralaması değiştirilerek milletvekilliğinden olan Oya Tekin, "Her şerde bir hayır var" sözünü doğrularcasına Seyhan Belediye Başkanlığına kararlı adımlarla yürüdü.

Oya Tekin'in başkanlığında Seyhanlı kadınların en büyük rolü oynadığını düşünüyorum.

Oya Tekin'in Seyhan'da çok başarılı hizmetler vereceğinden hiç kuşkum yok

Yüreğir'de ise Ali Demirçalı, milletvekilliği de dahil olan uzun dönem siyasi deneyimlerini bu kez Belediye Başkanlığıyla taçlandırdı.

Yüreğir uzun yıllardan sonra tekrar CHP'ye geçerken, kuşkusuz bu zaferde Ali Demirçalı'nın bölgeye hakimiyeti, halkla iç içe bir yaşam sürdürmesi ve siyasi kariyeri çok ön plandaydı.

Özetle, Adana; Sarıçam hariç tüm merkez ilçelerde belediyeleri kazanarak tarihi bir başarı elde etti.