Çağla'nın katili bulunacak mı
Çağla Tuğaltay daha 14 yaşındayken, 5 Haziran 2000'de okuldan eve döndükten hemen sonra boğazı kesilerek öldürüldü. Aradan 25 yıl geçti, katil hala bulunamadı.
Türkiye'de bu kadar uzun süre faili meçhul kalmış başka bir cinayet yok. Politik cinayetleri ayrı tutuyorum elbette. Çağla'nın katlinden sonra alınan ifadeler, katilin bu genç kızımızın tanıdığı biri olduğuna işaret etti. Bu ifadelerden en önemlisi alt kattaki komşunun Çağla yaşındaki kızının verdiği ifadeydi. Bu genç kız, Çağla'nın merdivenden çıkarken ayak seslerini duyduğunu, kapıyı anahtarla açmasını da duyduğunu ve Çağla'nın kapıyı açar açmaz "Aaaaa" diye bir şaşırma nidasında bulunduğunu söyledi. Sadece bu ifade bile katilin, Çağla'nın tanıdığı biri olduğuna işaret ediyor. Bu davanın dosyası rafa kalkmışken, Avukat Ümit Altay cinayetle ilgili çelişkileri derleyip savcılığa başvurdu. Böylece dosyanın yeniden aktif hale gelmesini sağladı. Ümit Altay ve Youtuber Pınar BK hanımın katkılarıyla cinayet şimdi sosyal medyada sürekli gündemde tutuluyor, space odalarında konuşmalar yapılıyor, televizyonlarda yeniden programlara konu oluyor. Ayrıca yine Ümit Altay'ın girişimleriyle 25 yıl önce nedense ifadeleri alınmayan bazı tanıkların savcılığa ifade vermesi de sağlandı. Bu ifadeleri, gelinen son aşamayı sosyal medyada takip edebilirsiniz. Çok detay var, burada yazmaya kalksam bütün sayfayı kaplamak zorunda kalırım. Ancak şöyle bir özet geçebilirim. Konuyla ilgilenenlerin çoğu, katilin aile içinden biri olabileceğini düşünüyor. Bu konudaki argümanlarını da gerek belge, gerek de bilgi olarak sürekli paylaşıyorlar. Bir başka kısım ise aileye çamur atıldığını, Çağla'yı eve giren bir sapığın öldürmüş olabileceğini söylüyor. Ancak onların ellerindeki belge ve bilgi takip ettiğim kadarıyla pek sağlam değil.
Haberin DevamıBABA VE AĞABEY ŞÜPHELİ Mİ
Çağla'nın öldürüldüğü gün Ordu'daki fakültede olduğunu söyleyen ağabey İlker Tuğaltay o dönem şüpheli görülmedi. Kendi söylediğine göre Çağla'nın öldürüldüğü akşam Ordu'dan iki kuzeni tarafından otobüse bindirildi, kardeşinin öldüğünü de otobüste radyodaki haber bülteninden öğrendi. Ancak o iki kuzenin ifadesi var mı yok mu, bundan emin değiliz çünkü dosya üzerinde kısıtlılık kararı var. Çok sayıda televizyon programına demeç veren İlker Tuğaltay nedense bu kuzenlerini bir programa çıkıp gerçeği söylemeleri konusunda ikna edemedi. Telefon baz ve HTS kayıtlarında da çelişkiler olduğu belirtiliyor. Baba Nedim Tuğaltay, kızının öldürüldüğünü Nişantaşı'ndaki dükkanında, telefonla öğrendiğini ve hemen eve gittiğini söylüyor. Eve girip olay yerini bozduğu da polis raporlarıyla sabit. Baba da o dönem şüpheli olarak görülmedi. Ancak ortaya çıkan yeni bir tanık babayı elinde bıçakla, elleri kanlı bir vaziyette tam da cinayet saatinde balkonda gördüğünü söyledi. Bu durumda ağabey ile babanın şüpheli olarak görülme ihtimalleri var. Ancak dediğim gibi dosyadaki kısıtlılık nedeniyle tam olarak ne olduğunu bilemiyoruz.
Haberin DevamıCEZALANDIRMA OLABİLİR Mİ