Filistin kazanıyor

7 Ekim 2023'ten bu yana önemle vurguluyorum: Asırlık İsrail-Filistin sorununun 7 Ekim 2023'te ortaya çıkan yeni aşamasını ve savaşı, atılan bomba sayısı ya da ölü sayısı ile ölçmek yanıltıcıdır. Çünkü Filistinliler, devletlerine kavuşabilmek için zaten "son Filistinli kalana kadar direnişi" seçmiştir.

Öyle olduğu için de Gazze'nin dümdüz edilmesine ve Gazze'de ölen Filistinlilerin sayısına bakarak "İsrail kazandı, Filistin kaybediyor" sonucu çıkarmak yanıltıcıdır; "İsrail kaybediyor, Filistin kazanıyor" sonucu ise şu nedenlerle doğrusudur:

ADIM ADIM FİLİSTİN DEVLETI

7 Ekim'den önce "Filistin devleti" konusu unutturulmuştu, "iki devletli çözüm" Aksa Tufanı ile küllerinden doğdu.

Son olarak AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Josep Borrell tarih vererek duyurdu: "İspanya, İrlanda ve bazı AB ülkeleri 21 Mayıs'ta Filistin'i devlet olarak tanıyacak."

Çok kutuplu dünya şartlarında ve Küresel Güney'in basıncıyla başlayan dalga Avrupa'ya kadar ulaştı. Bu dalga önünde sonunda ABD'yi bu gerçeğe mecbur edecektir. ABD BM'de Filistin'in tanınmasını ne kadar veto ederse etsin, ne kadar geciktirirse geciktirsin, en sonunda tanımaya mecbur olacaktır.

Dolayısıyla Filistinlilerin bu temel hedefi açısından bakılınca son tahlilde kazanmakta olan Filistin'dir.

İSRAİL KAYBEDİYOR

Ve İsrail de kaybetmektedir. Çünkü:

1) Geçen yüzyılda Hitler faşizminin zulmüne uğrayan, Nazilerin soykırımına uğrayan bir halkın devleti, ne vahim ki bu yüzyılda Gazze'de soykırım yapmaktadır. ABD Uluslararası Adalet Divanı'ndan İsrail'i soykırımcı ilan eden kararın çıkmasını ne kadar engellemeye çalışırsa çalışsın, dünya nezdinde İsrail devleti artık soykırımcıdır.

2) Aksa Tufanı'nın Netanyahu'ya cansuyu olduğu savunuluyordu. Tersine savaşın ortasında bile İsraillilerin yarısı tarafından istenmeyen ve meydanlarda, konutunun önünde sürekli protesto edilen bir siyasetçi konumuna geriledi. Siyasi ömrünü çoktan tamamlamış ve İsrail siyasi tarihine kara bir leke olarak geçmiş durumda. Cesedinin kaldırılması an meselesi...

3) Bir yandan da İsrail mahkemesi, savaşın ortasında bile Netanyahu'yla ilgili davayı sürdürme kararı aldı.

4) Diğer yandan Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) Netanyahu hakkında tutuklama emri çıkarması bekleniyor. ABD'li 12 senatör, bu kararı engelleyebilmek için işi UCM görevlilerini bir mektupla tehdit etmeye kadar vardırdılar.