Akşener, Gabar'ı, Mumcu'yu hatırladı ama ittifakı unuttu

Siyaset bilinçli bir biçimde gerçeklikten kopartılıyor. Batılılar bu süreci post truth çağ olarak niteliyor. Yani içinde gerçeklerin de olduğu yalan siyaset... Meğer atalarımız bu teşhisi çok daha önce koymuş: "Yalanın en tehlikelisi, doğru sosuna bandırılmış olanıdır." Rahmetli Erbakan'ın da buna benzer bir sözü var: "Yanlışın en tehlikelisi, doğruya en yakın olan yanlıştır..." Önceki gün İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin İstanbul İl Başkanlığı binasına isabet eden kurşun üzerinden bütün gerçekleri altüst eden bir konuşma yaptı. Parti binasına bir kurşun atıldığı doğruydu ama arka planında ne olup bittiğini hiç araştırmadan yeri göğü inletti. Dahası Meclis'e kurşun kovanları getirip transa geçmişçesine Cumhurbaşkanı'nı suçlayarak, Cudi'den, Gabar'dan söz ederek, Gaffar Okkan ve Uğur Mumcu suikastını hatırlatarak her şeyi birbirine karıştırdı ve tarihi altüst etti. O tarihin içindeki darbecileri ve Gladyo'yu neden unuttu dersiniz Açıkçası siyaseti gerçeklikten kopartarak Altılı Masa'da yaşadığı ağır travmanın üstünü örtmeye çalıştı. Bir anlamda etkisiz bir siyasi aktöre dönüşmenin öfkesi ve nefretiyle konuştu. Şu söylediklerine bakın; 15 Temmuz'u ittifak ortağı Kılıçdaroğlu gibi evinden izleyen Akşener, o gecenin kahramanı Ömer Halisdemir'den söz etti ama aklına ne FETÖ, ne ABD'nin Suriye'de YPG'ye verdiği TIR'lar dolusu silah, ne de PKK'nın Altılı Masa'ya açık desteği geldi... Sadece bunlar mı Daha dün kendisini "Kürt düşmanı" ilan eden HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan'la aynı ittifakta buluşmasını da, HDP'li Ebru Günay'ın, "Sen HDP'yi bırak, Sedat Bucak ile ne konuştun onu açıkla. 17 bin faili meçhul cinayetin hesabını ver ve haddini bil" sözlerini de unutmuştu. Hiç hatırlamadı. Ama sanıyorum, eski HDP Milletvekili Sırrı Sakık'ın yüzlerine bir tokat gibi çarpan şu sözleri yakasını hiç bırakmayacak: "Kılıçdaroğlu da açık ve net olarak önümüzdeki dönem ne yapacağını kamuoyu ile paylaşmalıdır. Kapalı kapılar ardında söylenenlerin, kamuoyuna da bunların deklare edilmesi gerekir. Biz önümüzdeki dönem bir genel affı masaya yatıracağız. Öcalan dahil olmak üzere herkese özgürlük." Sahi, "Kürşad'ın gür sesiyle Tanrı