İsveç kararı ve beklentiler

İsveç'in NATO'ya katılması TBMM Dışişleri Komisyonu tarafından oylandı. Finlandiya Türk hükümetiyle olumlu bir diyalog geliştirmiş ve üyelik konusunda Türkiye'nin tutumu bu kadar tartışılmamıştı.

İsveç'e yönelik tepkiler aslında birkaç gerekçeye dayanıyor. İsveç'te üslenen PKK ve FETÖ militanlarının faaliyetleri doğrudan İsveç'e yönelik tepkilerin merkezindeydi. Ancak Kur'an-ı Kerim yakma eylemlerine müsaade eden İsveç hükümeti Türk kamuoyunda tepki gördü.

İsveç sürecine diğer bir tepki ise ABD'ye dönük algının giderek olumsuz hale gelmesi. Özellikle Gazze'de yaşanan sürecin faturasını Türk kamuoyu, ABD yönetimine kesiyor. İsrail'in sivillere dönük saldırılarının arkasında ABD'nin olduğu kanaati sokakta hâkim.

Ankara, İsveç kararını TBMM'deki oylamayla ilan edecek. Küresel sistemde yaşanan sorunlarda ABD ile Rusya-Çin arasında yaşanan gerilim var. Cumhur İttifakı, meclisteki komisyonda bu konudaki duruşunu açıklamış oldu.

Mecliste 1 Mart 2003'teki tezkere oylaması gibi bir sonuç mümkün mü şimdilik bilmiyoruz. Cumhur İttifakı milletvekillerine sivil toplum kuruluşlarından ve sendikalardan yukarıda saydığımız gerekçeler baskı gelecektir.

Erdoğan liderliğindeki Türkiye, İsveç'e evet derken ABD ile sorunları çözmek için enerji harcadı. Dışişleri ve Milli Savunma Bakanı muhataplarıyla defalarca kritik görüşmeler yaptı. Türk hükümetinin beklentileri kamuoyunu rahatlatacak düzeyde olacak mı takip edeceğiz.

Ankara'nın ısrarla üzerinde durduğu YPGSDG tehdidini ortadan kaldırmak. Suriye'nin kuzeyinde vurulan tesisler bu konuda uzlaşının olduğunu gösteriyor. Özellikle İran'ın etkisine karşı YPGSDG unsurları yerine diğer yapılarla hareket edilebileceği kanaati geçtiğimiz aylarda öne çıkmıştı.