Okuma programlarına hazırlık
Kurban Bayramına on günlük bir süre kaldı. Bayram tatiliyle birlikte, yıllık tatil de başlıyor. Yani, küçük-büyük hemen bütün okullar tatile giriyor.
Yıllık tatil süresi Türkiye'de yaklaşık üç aydır. Bu üç ayın hiç olmazsa bir ayını okuma programlarına ayırmakta büyük fayda var.
Kitap ağırlıklı okuma programları deyince, akla ilk gelen "Risâle-i Nur okumaları"dır. Doğrusu, başka kitaplar için düzenlenen okuma programları var mı, yok mu, bilemiyoruz. Varsa da, duymuş değiliz.
Tabiî, tatil kamp programları ile yaz dönemi Kurân Kursu okumaları bahs-i diğerdir. Biz münhasıran bol bol kitap-risâle programlarından bahsediyoruz.
Gaflete dalmaya meyyilli kimselere göre yaz sezonu tatili, atalet, rehavet, tenbellik, gevşeklik, hatta kimine göre düzensizlik ve boş vermişlikle "kendini dağıtma" aylarıdır.
İşte bu telâkki ile hareket edenler, ne yazık ki, kendi elleriyle kıymetli vakitlerini zayi etmenin ötesinde, yüzde yüz zararlı şekilde ömür müddetini de heder ediyorlar.
Vakit öldürmeye, ömür tüketmeye âmade olmak ve kendini bu yönde programlamakla ne kazanılır ve ne elde edilir ki
Zira, giden ömür dakikaları bir daha geri gelmiyor. Hayat filmini nasıl doldurduysan, aynen öyle kayda geçiyor. Hani, kırıp döktüğünü bir derece tamir edebilirsin belki; ama, hayat filmini bir daha asla geri döndüremezsin.
O halde, bu filmi en iyi, en güzel, en verimli, en faydalı şekilde doldurmak gerekmez mi
Evet, uzun yaz tatilinin hiç olmazsa 25-30 günlük süresini kitap okumakla geçirmenin sayılamayacak kadar faydası vardır.
Hem çokça okumak, hem okunan hakikatleri dinlemek ve bu meyanda derinlemesine düşünmek, tefekkürde bulunmak, aynı program paketinin diğer faydaları cümlesinden. Bunun bir faydası da, başkasına hizmet etmeye, yahut fayda sağlamaya hazır hale gelmektir.
Esasen, yerinde durmakla, rehavete kapılmakla, yahut genel gidişata tembel şekilde ayak uydurmakla, kişinin kendisine bile hayrı dokunmaz. Nerede kaldı başkasına faydalı olmak, olabilmek...
Bu sebeple, hem kendisine, hem başkasına faydalı olabilmek için daimî, kudsî, feyizli bir mânevî barajdan beslenmek gerekiyor.