Dayanakistinad noktası

Evet, kim nereye dayanıyorsa, aynı zamanda ona güveniyor demektir.

Dayanılacak yer için "nokta-i istinad" tabiri kullanılır. Fransa İmparatoru Napolyon'a (1804-1814) izafe edilen şöyle bir söz var: "Bana bir dayanak noktası verin, dünyayı yerinden oynatayım." Napolyon da, bu sözü Arşimet'in "Arşimet noktası"ndan hareketle sarf etmiş olmalı.

Her ne ise, şu "nokta-i istinad" tâbiri, her hâlükârda bir hakikatin veciz ifadesi olarak, az bir kuvvetle büyük illerin başarılabileceğini hatırlatıyor.

"Nokta-i istinad" tâbirini en çok kullananlardan biri, bu zamanda belki de birincisi Bediüzzaman Said Nursî'dir. Bu eserlerinde sıklıkla görüyoruz. İşte, kısacık iktibaslarla birkaç misâl.

Tevhidin insan ruhuna nokta-i istinad olması:

"Lâilaheillallah"ta şöyle bir müjde var ki: Hadsiz hâcâta müptelâ, nihayetsiz a'dânın hücumuna hedef olan ruh-u insanî, şu kelimede öyle bir nokta-i istimdad bulur ki, bütün hâcâtını temin edecek bir hazine-i rahmet kapısını ona açar. Ve öyle bir nokta-i istinad bulur ki, bütün a'dâsının şerrinden emin edecek bir kudret-i mutlakanın sahibi olan Mâbudunu ve Hâlıkını bildirir, tanıttırır, gösterir..."

Âhirete imanın bir nokta-i istinadı:

"Cenab-ı Hakk'ın saltanat-ı rububiyeti ve vücub-u vücudunun hüccetleri, âhirete şehadet ederler ve isterler. Ve, bu kutb-u imanî ne kadar kuvvetli bir nokta-i istinadı var; gör, bil, görür gibi inan."

İslâmî hükûmetlerin nokta-i istinadı:

"Sual: Hükûmet, bundan sonra da İslâmiyet ve din için hizmet edecek midir

"Cevap: Hay hay. Bazı akılsız dinsizler müstesna olmak şartıyla, hükûmetin hedef-i maksadı, velev gizli ve uzak olsa bile, uhuvvet-i îmaniye sırrıyla, üç yüz milyonu şimdi 1.5 milyar bir vücut eden ve nuranî olan İslâmiyetin silsilesini takviye ve muhafaza etmektir. Zîra, nokta-i istinad ve nokta-i istimdat yalnız odur."

Nurcular, Ahrar-Demokrat misyon için bir nokta-i istinaddır:

"Şeair-i İslamiyenin Ezan-Kurân serbestiyetine vesile olan Demokratlar, hem mevkilerini muhafaza, hem vatan ve milletini memnun etmek çare-i yeganesi, ittihad-ı İslam cereyanını kendine nokta-i istinad yapmaktır. ...İttihad-ı İslâmdan olan Nurcular, Demokratlara bir nokta-i istinaddır."

Bazıları için en büyük dayanak noktası paradır, servettir, şöhrettir, şirkettir; yahut alabildiğine yüceltmeye çalıştığı fânî bir şahsiyettir.