Günün Tarihi: 10 EYLÜL 1962
27 Mayıs Darbesinden sonra, 1960'lı yıllarda işlenen pekçok cinayet ve ihanet var. Bugün bunlardan sadece iki tanesine kısaca değinmeye çalışalım.
BİRİNCİSİ: "Darbe Cuntası"nın Sivas Kabakyazı'da kurdukları toplama kampında 485 "kanaat önderi" durumundaki insana zorbaca yapmış oldukları işkencelerle ilgilidir.
İKİNCİSİ: Yine aynı yıllarda kurulan dehşetli propagandalarla insanımızı iğfal etmeye çalışan "Nurculukla Mücadele Komitesi"nin faaliyetlerine dairdir.
«
Darbe Cuntasının en aktif adamlarından biri, sonradan Genelkurmay Başkanı da yapılacak olan Cemal Tural Paşa'dır. 27 Mayıs Darbesi esnasında Diyarbakır'daki 7. Kolordu Komutanı idi.
Darbeden sonra, cunta ile koordineli olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki itibarlı zatların isimlerini tesbit ederek, onlara insanlık dışı plânları hazırladılar: İşkencelerle korkutma ve yıldırma kampları...
Darbe Cuntası tarafından belirlenen isim listesinde tam 485 masum vatandaş var. Sürgün cezasına çarptırılan ve Sivas'taki Kabakyazı toplama kampına sevk edilen şahsiyetlerin hüviyetleri de önemlidir. Listeyi incelediğimizde, bunların çoğunun Kürt kökenli olup, bulundukları bölgelerde nüfuz sahibi kimseler olduğunu görüyoruz. Bölge genelinde tanınan bazı isimler şöyle: Nur'un cesur zâbitlerinden biri olan emekli Yüzbaşı Mehmed Kayalar (Diyarbakır), Said Ensarioğlu (Diyarbakır), Mehmet Kırkıncıoğlu Hoca (Erzurum), Kinyas Kartal (Van), Faik Bucak (Urfa), Said Ramanlı (Batman), Ebubekir Ertaş, Şeyh Selahaddin Fırat, Cemil Küfrevî...
Bu mazlumlar, sürgün edildikleri toplama kampında aylarca ağır işkencelere maruz bırakıldılar. Söz konusu sürgün cezası, 10 Eylül 1962 tarihine kadar devam etti.
(Genel seçimlerden sonra kurulan CHP-AP koalisyon kabinesi, bu haksız cezaya son verme kararı aldı.)
Dokuz aydan fazla süren bu işkenceli kamp hayatında, maznunlar, ayrıca düzmece bir mahkemelerden geçirildiler. Kurulan uyduruk mahkeme neticesinde, 430 kişi serbest bırakılırken, tanınmış, halkın itibarını kazanmış 55 kişiye ise yeni bir sürgün cezası verildi. Şeyh, ağa ve Mehmet Kayalar gibi "kanaat önderi" olarak bilinen bu insanlar, "sakıncalı şahıslar" sıfatıyla Türkiye'nin bu kez Batı bölgelerine dağınık bir şekilde sürgün edildiler.
«
Gelelim "Nurculukla Mücadele Komitesi"nin yaptıklarına...
27 Mayıs Darbecileri, Diyanet İşleri Başkanlığına M. Tevfik Gerçeker'i getirtmişlerdi. Ankara İlâhiyat Fakültesi Dekanlığına da Neşet ağatay isimli Kemalist bir akademisyeni atamışlardı.
İşte, söz konusu "Nurculukla Mücadele Komitesi" ağatay'ın başkanlığında kuruldu. Komitenin içinde aktif şekilde görevlendirilen kimseler arasında şu şahısların ismini görüyoruz: Neda Armaner, Bahriye Uçok, Turan Dursun ("Zındık Müftü" diye bilinir), İ. Agah ubukçu, H. Gazi Yurtaydın, Hamdi Kasapoğlu...