İYİ bir insandır. Kendine göre prensipleri var. Hep ciddi ilişkiden yanadır. Fakat bir türlü o ilişkileri bulamaz. Her ilişkiye ciddiyim diye girer ama sonu karşı tarafın abuk subuk (kendi deyimiyle) davranışları tarafından çoğu kez fark edilir ama arada kendi de terk eder. Genellikle iki sevgilinin yanında üçüncü kişidir bu arkadaş. Onlar sırnaşırken elinde telefon ya da başka tarafa bakarken görürsünüz. Ya kızın en yakın arkadaşıdır ya da erkeğin. Ama zamk ile yapıştırılmış gibi onların hep yanındadır. Onların mutluluğu ile mutlu olur ama en yakın arkadaşını kıskanmaz da değil. İmrenmek diyelim ağır olmasın. Genelde sinema salonlarında mısır patlağı, cola ve cips gibi şeylerle elleri dolu olup "Beni de getirdiniz ya buraya ben de size bir iyilik yapayım" diye ortalarda dolanan kişidir. Bu tanımlamadaki üçüncü şahıs erkek. Ama kız ise sevgilileri yalnız bırakmak için tuvaleti bile gelmezken onları yalnız bırakmak için lavaboya gider. Gelelim mekanlarda karşılaştığımız... Bir kafe diyelim mesela. Kafede koltuğa yayılan, ayıp olmasa koltuğa uzanacak olan erkek arkadaşın güven duygusu ile göğsüne yatan sevgilinin karşısında dik durumda oturan kişidir. Sevgililer "aşkımlı, canımlı ve cicimli" konuşurken bir anda kendini hayal eder ve hep bu çifte minnet duygularını iletir. Eğer üçüncü şahıs kankasının sevgilisine sürekli yalakalık yapar ki aslında niyeti "Ben iyi bir insanım. Belki çevrende güzel bir kız var ise bana yapsana"dır. Aslında bunu direkt söylemez. Yalnız olmasının mutlaka bir açıklaması vardır: "İyi ki sevgilim yok". Yine de bu tür sevgilinin yanında üçüncü şahıs diye gezen arkadaşa sevgililer tarafından acınılır. Hemen çevrede ona manita bakma operasyonları başlar. Ama sonuç hazindir. Ya beğenilmez