Terör örgütü PKK'ya İsveç'in ve dolayısıyla Avrupa'nın kapılarını kapatan Başbakan Olof Palme'yi bir suikastla ortadan kaldırdılar. PKK'nın Avrupa'da önünün açılması ve diğer sol-Kürt örgütlerinin silinmesi Olof Palme suikastıyla bire bir bağlantılıdır. Olof Palme suikastı, terör örgütü PKK'ya Avrupa'nın kapılarını araladı, tek aktör olarak sivrilmesinin önünü açtı. Olof Palme suikastının faili meçhul bırakılmasının sebebini burada aramamız gerekiyor. Avrupa'nın en itibarlı başbakanının terör örgütü PKK tarafından öldürüldüğü ortaya çıksaydı, herhalde bugün hiçbir Avrupa ülkesi açıktan açığa PKK'nın hamiliğine soyunamaz, hazırlıkları yapılan bir PKK devletini tanımak için sıraya girmezdi. Batı kamuoyuna bunu anlatmaları kolay olmazdı. Palme suikast davasının 2020 yılında kapatılmasının sebebi de fail olarak sürekli göz önünde duran terör örgütü PKK'yı temize çekmekti. Yoksa PKK'yı himaye etmelerini; para ve silah göndermelerini açıklamaları mümkün olmazdı. Daha önemlisi PKK devletinin kurulması için verdikleri desteği izah etmeleri de imkansız olacaktı. İsveç'in içine düşürüldüğü bu büyük trajediyi görmek için bugünkü Başbakan Magdalena Andersson'un PKK'nın elinde nasıl oyuncak haline getirildiğine bakmak yeterlidir. Andersson, eski Başbakan Olof Palme'yi öldüren örgütün elinde rehin durumdadır. İktidarını