O yumruk, HDP'nin kapısına kilit vurdurur

Kandil'in talimatıyla sokaklara dökülen HDP'li vekillerin provokasyon peşinde oldukları her hallerinden anlaşılıyor. Kendileriyle konuşan polislere kasıtlı olarak sataşmaları ve yumruk atmaları bunu zaten açıkça gösteriyor. 6-8 Ekim 2014 "Kobani" olaylarında 37 vatandaşımız HDP'nin kışkırtması sonucu hayatını kaybetmişti. Şehirlerdeki çukur terörünün başlıca sorumlusu da HDP'ydi; o silahlar, şehirlere HDP üzerinden sokulmuştu. Oysa 37 vatandaşımızın hayatını kaybettiği çağrıyı resmi olarak HDP'nin yetkili kurulları yapmıştı. 2015'te başlayan "çukur terörü" olayları sırasında da başaktör HDP'ydi. HDP, 15 Temmuz hain FETÖ darbesine zemin hazırlamak için elinden gelen her şeyi yaptı. Buna rağmen, evet, tüm bu süreçlere rağmen HDP siyasi bir parti olarak varlığını devam ettirdi. Ne kapatma davası açıldı ne bir şey... Ta ki 2021'e kadar. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı değişince, HDP'ye kapatma istemiyle dava açıldı. Anayasa Mahkemesi'nde görülmeye başlanan dava hala savunmaların alınması aşamasında. Fakat Kandil'in talimatıyla sokaklara dökülüp polis yumrukladıklarına göre HDP'liler kapatma davasıyla ilgili olarak herhangi bir endişe içinde değiller. Bir şekilde -görüldüğü gibi- son derece rahatlar; kendilerine