Önümüzdeki 5 yıla yönelik olarak küresel ekonomik sistemin aktörleri, paydaşları, köşe başları için ana öncelikler nedir diye baktığımızda, uluslararası ekonomik teşkilatların ve dünyanın önde gelen düşünce kuruluşlarının raporlarına yansıyan 5 temel başlık öne çıkıyor; verimlilik ve iş dinamikleri, yeşil dönüşüm, ikiz dönüşüm(yapay zeka ve dijital dönüşüm), küresel tedarik zincirleri ve yeni nesil sanayi politikaları. Küresel ekonomik sistemin içinden geçtiği jeopolitik ve jeoekonomikzorluklar dikkate alındığında, dünyanın önde gelen ekonomileri için verimlilik ve iş dinamiklerinin yeniden yapılandırılması kritik önemde.
İki siyah kuğu, küresel pandemi ve Rusya-Ukrayna Savaşı önde gelen ekonomiler için üretim ve girdi maliyetlerinin yönetimi açısından titiz bir çalışmayı gerektirmekte. Maliyet yönetiminin en kritik sacayağı ise, girdilerin verimliliğinin artırılması. Hammadde, işçilik, enerji ve finansmanda verimliliğini yeniden yapılandıran sektör ve ülkeler, küresel rekabette kendilerini öne çıkarmayı başaracak. Bunun üzerine 'net-sıfır karbon' ve 'sıfır atık' odaklı bir dönüşümün eklenmesi ise küresel gündemin öncelikleri arısında. İkiz dönüşüm, yapay zeka ve dijital dönüşümün dünyanın bütününde şirketlere kazandıracağı avantajlar, teknolojinin yayılma ve genleşme etkisi, küresel rekabetin bir diğer sacayağını oluşturmakta.
Ve, küresel tedarik zinciri. Son üç yıldır en büyük fırtına bu alanda yaşanıyor ve küresel pandeminin üstüne gelen küresel ve bölgesel jeopolitik gerginliklerküresel tedarik zincirine yönelik endişe ve tartışmaları iyice alevlendirmiş durumda. Dost ve güvenilir ekonomiler arası tedarik zinciri yapılanması (friedshoring), Türkiye gibi 'güvenil liman tedarikçi' ülkelere önemli fırsatlar sunuyor. Bu husus da bizi 'yeni nesil sanayi politikaları'na taşıyor. Ülkenin yarı iletkenler, kritik mineral ve madenler, temiz ve yenilenebilir enerji ekipmanları, beşinci nesil makine teknolojileri ve çip gibi alanlarda kendi teknoloji ve üretim kapasitesini oluşturma becerisi.
Bunların her biri önümüzdeki 5 ile 10 yıl arasında, ya bir ülkeyi dünya ekonomisinde daha da yukarılara taşıyacak, ya da daha da aşağılara sürükleyecek başlıklar olacak. Üstelik, dünyanın önde gelen ekonomilerinin baş etmek zorunda oldukları küresel tehditlerle birlikte. Söz konusu küresel tehditleri,

137