OECD geçtiğimiz haftayı kritik önemde ekonomi toplantıları ile hayli yoğun geçirdi. Nobel ekonomi ödülü sahibi Prof. Stiglitz'in sunumundan önemli noktaları geçen hafta aktarmıştım. Geride bıraktığımız hafta Cuma günü OECD cephesinde bir başka önemli açıklama da yeni 'Küresel Ekonomik Görünüm' Raporu'ydu. Raporun, gerek OECD üyesi ülkeler, gerekse
OECD bünyesinde, uluslararası çalışma dünyası ve küresel istihdam adına önemli çalışmalar yürütmekte olan Sendika Danışma Komitesi'nin (The Trade Union Advisory Committee, TUAC) 15 Mart Çarşamba günü gerçekleştirdiği çalışma grubu toplantısının onur konuğu Nobel ekonomi ödülü sahibi, dünyaca tanınmış bir iktisatçı olan Joseph Stiglitz'di. Dünyanın
İki dünya savaşının ağır tahribatından sonra, yüzyıllardır sayısız savaş ve trajedi yaşamış olan Avrupa'nın önde gelen ülkeleri, 'kalıcı barış' ve 'istikrar' adına 18 Nisan 1951'de 'Avrupa Kömür ve Çelik Birliği'ni kuran 100 maddelik anlaşmaya imza atarlarken, söz konusu adımın bugün tüm dünyanın dikkatle takip ettiği bir 'Avrupa Birliği' projesine
Türkiye ve Latin Amerika coğrafyası ortak kültürel değerler noktasında, Türkiye'nin 1. Dünya Savaşı sonrasındaki bağımsızlık mücadelesi, kurtuluş savaşı ve Cumhuriyet'in kuruluşuna, Atatürk'ün tarihi liderliğine duydukları saygı ve hayranlığa rağmen, birbirlerini esas 2000'li yıllarda daha fazla keşfetmeye başladı. Pek çok Türk müteşebbis, Latin Am
İtalya'nın olağanüstü tarihi, ekonomisi, Avrupa ve dünya siyasetindeki konumu ile yüksek düzeyde ilgiye mahzar bir ülke olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Ama, bir temel gerçek daha var. İtalya aynı zamanda, halen faaliyette olan yanardağları ve deprem riski olan bir ülke. 7 şiddetinde depremler gördü. Tarım ve sanayi açısından İtalya'nın en vazgeçilmez
Öyle zor bir dönemin içerisindeyiz ki, bir tarafta küresel virüs salgını, yenilerinin olup olmayacağı tartışmaları, bir tarafta Rusya-Ukrayna Savaşı, Avrupa'daki bu gerginliğin Asya- Pasifik'te başka 'fay hatları'nı hareketlendirip hareketlendirmeyeceğine dair tartışmalar, diğer tarafta da yeryüzünün geleceğini iklim değişikliği riskinden kurtarmak
11 ilimizi etkileyen asrın felaketinde, 'Deprem Bölgesi'nin ekonomik hayatını yeniden 'dirençli' hale getirmek adına atılacak adımlarda 'tarım sektörünün vazgeçilmez bir rolü söz konusu. 11 ilimizin Türkiye'nin GSYH'sındaki payı yüzde yüzde 9.3 iken, Türkiye'nin tarımsal üretim katma değerindeki payı yüzde 14.3. İhracattaki payı, GSYH'daki payına y
OECD bünyesinde çalışmalarını yürüten Uluslararası Ulaştırma Forumu'nun (ITF) 'kıtaları bir araya getirmek' temasıyla 27 Şubat pazartesi günü gerçekleştirdiği toplantının ana başlığı 'Avrupa ile Asya arasında sürdürülebilir ulaşım erişebilirliği adın Azerbaycan'ın rolü'ydü. Toplantıda, Azerbaycan'ın Fransa Büyükelçisi Leyla Abdullayeva başta olmak
Son iki haftadır, pek çok defa yazılarımızda Türkiye Ekonomisi'nin 'dirençli ekonomi' olma becerisini, son 60-70 yılda atlattığı tüm küresel, bölgesel ve ulusal düzeydeki ekonomik, siyasi krizlerde, tarihi doğal afetlerde, Millet-Devlet beraberliğinde, tüm zorlukların üstesinden gelip, sosyal ve ekonomik hayatın normal akışına nasıl hızlı döndüğünü
11 ilimizi etkileyen asrın felaketinde, 'Deprem Bölgesi'nin ekonomik hayatını yeniden 'dirençli' hale getirmek, yaraları hızla sarmak, sanayinin, ticaretin, esnaf ve sanatkârımızın hızla toparlanmasına katkıda bulunmak adına, Türkiye Ekonomisi'nin önde gelen tüm paydaşlarının seferber olmaları gereken bir sürecin yönetilmesi gerekiyor. Bu noktada,
© 2016