Adaylar netleştikçe kararlar da netleşiyor. İlk aşamada Cumhurbaşkanı adayları kesinleşti ve arada derede kalmış, kararsız seçmen artık bu dört adaydan birini seçmesi gerektiğini biliyor. Gönlündekini değil, listede olanlardan birini seçmek zorunda olduğu gerçeği ile yüzleşti. LİSTEYE BAKIP KARAR VERİYORLAR Her kesimden seçmen şimdi dört ismin olduğu listeye bakıyor. Bu isimlerden hangisi sorunlarını çözer, derdine derman olur, geleceğini garanti altına alır Hangisi güven veriyor Erdoğan, Kılıçdaroğlu, İnce ve Oğan seçmene ne kadar güven veriyorsa o kadar oy alacak. Öfkeyle iktidar karşıtı olanların refleksi belli. Erdoğan dışındaki isimlerden birini seçecek. Aşkla AK Parti'ye bağlı olanlar da tersini yapacak. Peki arada olan büyük kitle Bir zamanlar AK Parti'ye oy vermiş ama son dönem icraatlarını eleştiren küskün seçmenler ne yapacak KÜSKÜNLERDE TEMKİNLİ GERİ DÖNÜŞ SİNYALİ Seçmenin kararının netleştirmesine neden olan ilk aşama tam olarak burası. Artık dört adaydan birini seçmek zorunda. Burada bir dönem AK Parti'yi 49.5, Erdoğan'ı 52 düzeyine çıkarmış seçmenin tavrında bir değişim gözlüyorum. Daha önce icraatları, tutumu, yanlışları nedeniyle AK Parti ve Erdoğan hakkında yoğun eleştiri duyduğum insanlar listeye bakıp, "Bunlar arasında oy vereceğimiz alternatif yok" diyor şimdi. Muhafazakar şehirli seçmen tüm eleştirilerini muhafaza ederek bu listede Erdoğan'a oy verme eğilimine girdi. Bunu gittiğim birçok yerde görmeye başladım. Oysa bu insanlar liste açıklanmadan önce sert eleştiri yöneltiyorlardı iktidara. Ancak bu listede oy verecek başka bir isim görmüyorlar. Temkinliler, eleştirilerini sürdürüyorlar ancak buna rağmen son kez ve "kerhen" Erdoğan'a oy verebilirler. Bunu yapamayanlar ise Cumhurbaşkanlığı sandığında geçersiz oy kullanabilir. Kılıçdaroğlu'nun tüm çabasına rağmen