"Devletlerin çöküşü adaletsizlikten olmuştur"

Bu ülkede bağımsız, tarafsız yargı sorunu çoğumuzun derdidir. Ancak bunun için çözüm arayan, proje üreten, hepimizi kapsayacak yargı sistemi öneren insanların sayısı çok azdır. Hatırlarsınız ilk sivil yargı reformu projesi üreten bir ekibi tanıtmıştım. Av. Mehmet Gün ve arkadaşları, Daha İyi Yargı Derneği çatısı altında yargı reformu projesi hazırlamışlardı. Bunu da köşemde tanıtmıştım (18.05.2022). "FAKÜLTEDEN ADLİYEYE YARGI REFORMUNA İHTİYAÇ VAR" Şimdi bağımsız, tarafsız, daha iyi işleyen bir yargı için uzun yıllardır kafa yoran bir başka hukukçunun çalışmasından bahsetmek istiyorum. Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ramazan Arıtürk çok uzun süre üzerine çalıştığı projesini anlattı bana. "Fakülteden Adliye'ye Yargının Yeniden Yapılandırılması" adını taşıyan kitap, aslında bir doktora tezi olacak kadar titiz hazırlanmış. Ancak Ramazan Arıtürk'ün doktora tezi "İhalelere Fesat Karıştırma Suçu" üzerine. Bu nedenle iki defa doktora yapmış sayabiliriz Arıtürk'ü. Heyecanla anlattığı kitabının detayları buraya sığmaz. Kitabını almayı konuyla ilgilenen herkese tavsiye ederim. YARGININ ÜÇ TEMEL SORUNU Yaklaşık 27 yıldır avukatlık, 11 yıldır akademisyenlik yapan Ramazan Arıtürk, yargının iyi işlememesini üç temel nedene bağlıyor: 1. Hukuk fakültelerindeki yetersiz eğitim. 2. Hakim, savcı ve avukatların bir kariyer planlamasının olmaması. 3. HSK'nın kurumsallaşamaması ve yetkilerinin çok fazla olması. Arıtürk, "Bu üç alanda reformlar yapılmadan, yeni düzenlemeler hayata geçirilmeden, hangi siyasi parti iktidara gelirse gelsin, yargı konusunda sıkıntı yaşanacaktır" diyor. HAKİM VE SAVCILARIN KARİYER PLANLAMASI YOK Sanırım röportajda beni şaşırtan konulardan biri, hakim ve savcıların kurallara bağlanmış, yönetmeliği bulunan bir kariyer planlamasının olmaması oldu. Bir hakim 5 yıl kürsüde kaldıktan sonra HSK kararıyla çok kritik yerlere atanabiliyor. Örneğin insan hayatını çok etkileyen ağır ceza reisi olabiliyor. Ya da bir şehirden başka şehre kolayca gönderilebiliyor. Bunu yanlış bulan Arıtürk'ün önerdiği kariyer planlamasına göre, bir hakim 18 yıl çalışmadan ağır ceza reisi olamıyor. Yine 25 yıl tecrübesi yoksa Yargıtay üyesi de olamıyor. Bu görevde maksimum 10 yıl kalabiliyor. Yargıtay üyeleri arasından da Anayasa Mahkemesi üyesi seçiliyor. Bu kişiler için ayrıca hakemli hukuk dergilerinde yayın ve göreve başlamadan önce bir yıl Adalet Akademisi'nde spesifik eğitimleri de zorunlu hale getiriyor. Arıtürk hakimlerin görevde kalma sürelerini, görev yerlerini, mesleki eğitim ve deneyimini kurallara bağlayarak, siyasetin ya da farklı odakların yargıyı etkilemesini engellemeyi amaçlıyor. Sadece hakimler için değil, yargının diğer iki önemli aktörü, savcı ve avukatların da bir kariyer planın zorunlu olmasını savunuyor. HSK YAPISI SORUNLU, SEÇİM ŞEKLİ DEĞİŞMELİ Dr. Arıtürk mevcut HSK yapısının ve üyelerinin seçilme şeklinin de sorun ürettiği kanaatinde. Bir kere yetkilerinin çok fazla olduğunu düşünüyor. Bunun için önerdiği bir model var. En başta savcılar ile hakimlerin ayrı kurullarının olması gerektiğini düşünüyor. Belirli tecrübeye ve mesleki eğitime