Kemal Öztürk

Haberturk

Kurşun ve seccade

Neden sonuçlarından yola çıkarak gündemin bu iki hararetli konusunu değerlendirmiyoruz. İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı'na isabet eden kurşun ve Kılıçdaroğlu'nun seccadeye ayakkabıyla basması Sonuçları ve kime yaradığı açısından bakıldığında tartışmaların büyük kısmının rasyonel olmadığı anlaşılır. KURŞUN KİME YARAR Seçim sürecinde bir siyasi part

Seçmen merkezden uçlara mı kayıyor

Siyaset kurumuna bir tepki var genel olarak. Bunun seçimlere yansıması olacaktır. Kimi zaman sandığa gitmeyerek bu tepki açığa çıkar. Buna "protesto oyları" diyor siyaseti ölçenler. Bir de seçmen merkezden uçlara kayarak bu tepkisini verir. 1994'te, o zaman için uçlarda sayılan Refah Partisi'nin ve 2002'de ilk kez seçime giren Genç Parti'nin aldığı

Yalnızlığın yüceliği

İnsanın çelişkiler içindeki varlığının bir tezahürü olsa gerek yalnızlık. Yaratılış itibarıyla insan tek başına yaşayamaz. Sosyalleşmeye ve kendi türüyle birlikte yaşamaya ihtiyaç duyar. Fakat diğer taraftan, insan yalnızlıkta yüceliğini keşfeder, iç dünyasında bir arınma ve uyanış yaşar. İçinde taşıdığı zıtlıkların varlığını ve bu zıtlıkları kontr

"Taraf olmayan, apart olur" öyle mi

Sözün aslı, "taraf olmayan bertaraf olur" şeklindedir. Bugünkü siyasi ortamda sanırım en sık karşılaştığımız "tarafını seç" baskısının da temel mantığını bu slogan oluşturur. Benim bu cümleyi uyarlamam ise bir köşe yazısından dolayı oldu. Anlatacağım birazdan. MERKEZ MEDYA KAVRAMI NEDEN KAYBOLDU Medya, siyasetin keskin ve acımasız kutuplaştırma tut

Akşam kahraman, sabah hain

Zaten çok yaygındı ama son günlerde daha da arttı bu tutum. Akşam kahraman dediklerine, sabah hain demek öylesine sıradanlaştı ki Siyaset ve artık onun tamamen etkisine girmiş medya yapıyor bunu. Acımasızca, fütursuzca ve dengesizce yapıyor hem de. "Hain" bu öylesine bir kavram değil, bir insana söylenebilecek en ağır sözlerden biri aslında. Lakin

Siyasette yüksek basınç dalgası geliyor

Henüz ortada bir yüksek basınçtan bahsedemeyiz aslında. Buna rağmen muhalefet cephesinde, artan siyasi basınç nedeniyle dengelerde bozulmalar baş gösterdi yine de. 6'lı Masa'nın dağılması ve toparlanması artan siyasi basınç deniyle dengenin bozulduğuna işaret etmişti. İYİ Parti'de Yavuz Ağıralioğlu çıkışı da buna eklenebilir. Muharrem İnce de "Çok

Yatırım yaparken neyi ıskalamışız

Yollarımız var çok geniş Uzağı yakın yaptı, zamanı azalttı Köprülerimiz var, dünyada parmakla gösterilecek kadar şahane. Kıtaları birbirine bağladı, mühendislik harikası hepsi Gururla geçtik üzerinden. Tüneller yaptık. Yalçın dağları deldik, geçilmez setleri aştık, sıra dağları dize getirdik Boğazın altından yollar yaptık Yüzlerce yıllık tarihte bi

Her şey üst üste geldi

Her şey ne kadar üst üste geldi Dünyanın en büyük salgınını yaşarken ekonomik kriz oldu. Pandemi ve ekonomik sorunlarla uğraşırken Ukrayna'da savaş çıktı. Derken Cumhuriyetimizin 100. yaşına girdik. Gelin görün ki yüz yıldır görülmeyen bir afetle uyandık 6 Şubat'ta. Deprem tüm yaşadıklarımızı unutturdu. Öylesine acı ve sarsıcıydı. Fakat siyaset yer

Sisli zihinler karışık anketler

Son dönemde yaşanan üç önemli gelişme siyasi havaya etki yaptı: 1- Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı kesinleşti. 2- Büyük deprem oldu. 3- 6'lı masa dağıldı, yeniden toplandı. Bu üç konu, siyaseti ve oy verme eğilimlerini doğrudan etkiledi. Bu yüzdendir ki, bu olaylardan önce yapılan tüm anketler, eğilim yoklamaları ve kanaatlerin geçerliliği kalmadı.

Siyasetin büyük değişim tarihi

Siyasetin bir kurum olarak milletin gerisinde kaldığına inanıyorum. Milletin ülkeye, yönetime, olaylara bakışıyla siyasetin bakışı çok farklılaştı. Bunu en net deprem sonrasında yaşanan olaylarda gördük. Millet, tüm siyasi farklılıklarını bir kenara bırakıp, afette can kurtarmak için birleşti ama siyasiler enkaz başında birbiriyle kavga etti ve ayr